DEDEDAĞ (ÇALIBABA) YAYLALAR VE KÖYLER BİSİKLET TURU 14-15 NİSAN 2014

Mevsim ilkbahar; doğanın canlanması ve havanın müsaade etmesi ile beraber kış boyu yapılan hazırlıkların ortaya konulma zamanı geldi. Rotalar çıkarıldı,planlar yapıldı,eksikliler tamamlandı,yeniler alındı derken zaman geldi denilip kamplı tur sezon açılışı başladı.Sezonun ilk turu kısa,güzel,zorlu ve maceralı olsun istedim.İlk gün sıfırdan başlayıp 1450 metreye Ovacık-Dededağ’ a (Çalıbaba) tırmanmayı planlıyorum,ikinci gün ise bol inişi çıkışı olan Ovacık-Alankıyı-Kamberler-Çınardibi yaylalarını içine alan rota belirledim.Ovacık Yaylası ve Dededağ bana hep cazip geliyordu,niye olmasın dedim, planı yaptım çıktım yola,neler yapmışım yollarda, bakalım……..

1 nci gün Konak-Kavaklıdere-Kemalpaşa-Yiğitler-Ovacık Yaylası-Dededağ-Ovacık Yaylası:

Sabah erken çıktığım yolda, Konak,Bornova istikametini kullanarak ilk molayı Kavaklıdere’de verdim.Daha sonra Kemalpaşa üzeri Armutlu’ya vardım.Armutlu’da Kiraz bahçeleri arasında yoluma devam ediyorum.

Suyun başında mola verilmez mi dedim,verdim molayı,güzelliğe fazla kaptırdım kendimi,biraz keyif yapmak iyi olur.

Geçen yıl Mayıs ayında Bozdağ’ a gitmiştim üçüncü günü rotam Yiğitler köyünden geçmişti, üç günün yorgunluğunu bu sularda atmıştım.Sudan çıkmak bilmemiştim.

Mola vermişken takviye de yapmak şart,daha karnım açıkmadı ama elbet acıkacak.Yiğitler mesire yerinin girişindeyim.

Yola çıkıyorsan mideyi sağlam tutacaksın, bir kaç km önce karnım aç değilken birden açıkıverdi, Sarılar köyünde yeşil bir alana açtım çıkınımı başladım karavanaya kaşık sallamaya.Sarılar’dan sonra sıkı rampalar var,boş mide ile çıkılmaz,dolu mide ile de sıkar,yemekten sonra biraz mola yakışır.

Sarılar köyü ile Ovacık yaylası arası 11 km bunun 8 km si tırmanış,tırmanmaya başlıyorum ve ova geride kalmaya başlıyor.
Manzara bana göre güzel.

Sarılar köyü sırtlarından bir bakış.

Ormanlar ve dağlar beni çekiyor kendine,gitmesen olmaz,Sarı’ lar sırtlarındayım.

Su hayattır, nefesin bittiği zaman,yorulduğunda,seni kendine çeker,yolda su gördün mü duracaksın demişti,gezginin biri, mataranı boş bırakmayacaksın demişti,hemen kısa bir mola,küçük bir duş, yolun ne getireceği belli değil fırsatı değerlendireceksin,belki ileride çeşme var,belki de yok!

Karşımda Spil dağı bütün haşmetiyle bana bakıyor,aşağısı Kemalpaşa ovası,bereketli ova, kirazıyla meşhur ova.

Ovacık yolu.

Spil’ e ve Kemalpaşa ovasına bir de yangın havuzundan bakalım.Sarılar-Ovacık yolunda yangın havuzu.

Küheylanım, çeşme ve terk edilmiş dağ evi, su biraz kirliydi ama olsun,ne demişler umduğunu değil bulduğunu içeceksin.

Bir hatıra fotoğrafı verelim Ovacık yolunda.

Ovacık yolundan büyüleyici bir manzara.

Tırmanışın sonuna geldim,az kaldı,arka planda görülen yer zirve noktası 850-900 rakımdayım biraz sonra 3 km lik iniş başlayacak.Zirve noktasına acele etmiyorum çünkü orada araba ve insanlar var,herhalde çevreyi seyrediyorlar,biraz sonra oraya gider ben de çevreyi seyrederim.

Evet ben de seyir tepedeyim hakikaten büyüleyici,aşağısı Turgutlu bölgesi ve aşağılara son bakış,artık dağın öteki tarafına 3 km lik iniş beni bekliyor,Ovacık’a az kaldı.

Ovacık köyü,Ovacık yaylası rakım 750,
Ovacık; Kemalpaşa ilçesine bağlı bir köy ama kırsalı Bayındır ilçesinin sorumluluk alanındaymış,tabela ne diyor yaban hayatı geliştirme sahası! katkıya her zaman hazırız.Ovacık görülmeye değer bir yer,yeşillik,meyve ağaçları,üzüm,kestane,kiraz ne istersen burada yetişiyor.Ovacık köyü İzmir’e 65 km mesafede ve ben sabah 08:30 da hareket ettim,şimdi saat 16:00 geç mi kaldım ne?

Ovacık köy meydanında Cumhuriyet çeşmesi,içilmeye ve görülmeye değer,yolunuz düşerse muhakkak burada bir soluklanın yanında bir kahvehane de mevcut.Sıcak insanlarla muhabbet iyi olur.

Cumhuriyet çeşmesi; arka planda terk edilmiş orman binası ve onunda arkasında güzel bir orman ve kamp yapmaya müsait alan,kamp yerini bile ayarlıyorum ama önce Dededağ’ a çıkmalıyım bakalım nereye kadar çıkacağım, çünkü saat 16:30 oldu bile ve 65 km sonunda yorgunluk baş göstermeye başladı.

Bize her yer güzel, alternatif bir yer, akşama düşünürüz.
Ovacık-Dededağ yolu,su kenarı.

Dededağ (Çalıbaba) yolu çıkış başlıyoooooorrr..

Zirve daha tırmanmaya başlamadan görünüyor,hedef orası Rakım 1450.
Ovacık 750, Dededağ 1450 demek ki 700 rakım daha çıkacağım,Dededağ Ovacık’tan 8 km mesafede.

Dededağ yolu.

Tırmandım ve geriye bir baktım.Aşağısı Ovacık yaylası,nereden nereye gelmişim.Zorlu ama zevkli bir çıkış,manzara ise bir harika.

Zirveye çok yaklaştım,yine mezar.Hangi zirveye çıksam bir mezar.Dua etmeden geçmek olmaz,duamı yapıyorum,yola devam ediyorum.

Mezarların bulunduğu yerden sağ tarafa manzara muhteşem.

Zirvenin tam altındaki düzlükteyim. Zirve yolundaki maceram; Ovacık’tan sonra 7 nci km ve zirveye 1 km kaldı,sağdaki yol hiç hoşuma gitmedi,zaten köylülerde söylemişti,zirveye yakın yer seni hırpalar demişlerdi. Güneşin batışı ve zirve ne kadar uyumlu birbiri ile.

Ben yine aşağılara bir bakayım Ovacık yaylası buradan muhteşem gözüküyor,Bozdağ’ a kadar görüntü çok güzel.

Zirvenin altı; buraya kadarmış,geç oldu ve ben yoruldum,bu işin birde dönüşü var,yolun bir kısmı taşlıktı,geceye kalmadan aşağı inmek var,fazla zorlamamak lazım. Bir daha ki sefere zirve yaparım,ama bu günlük bu kadar.Burası her halde 1300 metre vardır.

Biraz dinlenme ve düşünme zamanı! çıkayım mı ineyim mi?

Bir hatıra fotoğrafı ve dönüş kararı,Ovacık beni bekler daha kamp yapacağım.

Şöyle bir manzaranın zevkini çıkarmakta var,uzaklara bakıyorum günün yorgunluğunu dağıtıyorum,selam sana hey dağlar,selam sana hey gök kubbe.Bu mutluluğu hiç bir şeye değişmem.

Karşı arka planda Bozdağlar, geçen yıl aklıma geldi, Mayıs ayında çok güzel üç gün geçirmiştim yollarında.
Bozdağ’ a tırmanmıştım.Yorucu ama bir o kadar güzel bir tur oldu.
Hava kararmadan Ovacık’a indim hemen köy kahvesine gittim sıcak soba iyi geldi çünkü iniş beni üşüttü,güzel bir akşam yemeği hazırlayıp afiyetle yedim,kahvecinin çocuğu Burhan DİRİK ile tekrar çadır kuracağım yeri kontrole gittim (Burhan 10 yaşında ve bisikleti ile beni karşıladı,cin gibi maşallah) nede olsa çadırı karanlıkta kuracağım, derken her gelen geçen selam verip muhabbet ediyor, bu arada birisi çok yakınlık gösterdi muhabbeti iyi biri, gençten,dağçılardan,bisikletçilerden derken,Vadi piknik alanının sahibiymiş,abi benim işletmede kamp atabilirsin dedi hakikaten kamp alanına gidince gıyabında tekrar kendine teşekkür ettim.
Ve birinci gün böylelikle bitti.

1 nci gün rotam Konak-Kavaklıdere-Kemalpaşa-Yiğitler-Ovacık Yaylası-Dededağ-Ovacık Yaylası:81 KM

2 nci gün Ovacık Yaylası-Alankıyı Yaylası-Yenikurudere-Kamberler-Dağtekke-Torbalı-İzmir:

Ovacık’ta sabah kamp alanımın görünüşü.
Vadi piknik alanında kamp yerim,su,tuvalet,yeşillik,masalar,sandalyeler ne ararsan var,kamp yeri gece bana tahsisliydi,para versen böyle yerde kamp atamazsın,teşekkürler Gökhan. Alabalıkta varmış yaza hayırlısıyla.

15-04-2014 salı turun ikinci günü sabahı. Çatalkaya; her yerde karşıma çıkıyor,burada da karşıma çıktı,Ovacık,Çatalkaya sabah güneşini almaya başlamış.

Hayat sürprizlerle doludur,Ovacık – Hisarlık yolunda çok tatlı bir Güney Koreli delikanlı! Adı anlayabildiğim kadarıyla Takayadi’ miş,annesi söyledi.Annesi Türkçe biliyor baba az çok biliyor araba ile gelmişler,Ovacık yaylasında bitki topluyorlarmış,otların şifalı olduğunu söylediler.Adamlar Güney Kore’den geliyor ve şifalı ot topluyorlar, biz burnumuzun dibindeki yere gidemiyoruz.

Ovacık-Hisarlık yolunda kiraz ağaçları.

Ovacık-Hisarlık yolu.
Ovacık- Hisarlık arası 11 km ve yol çok güzel.

Normal yoldan 8 km geliyorum artık yol ayrımı, Ovacık-Hisarlık yolunu terk ediyorum. Alankıyı Yaylasına geçeceğimden sağdaki dağ yolunu kullanacağım,biraz çıkacağım ama alıştık artık çıkmaya.Nasılsa biraz çıkıp yine ineceğim.

Alankıyı dağ yolu çetin ceviz!!!! burada bisiklete binmek imkansız, ittir kaktır tırmanıyorum yukarıya.

900 metredeyim ve tabiat bir harika.

Tabiatın keyfini çıkarıyorum ve birazda ter soğutma, çünkü yine iniş başlıyor.

Alankıyı Yaylası tüm güzelliği ile karşımda.Burada rakım 700 metre,yayla adeta beni büyülüyor.Yaşanır buralarda arkadaş,yeşillik ve güzellik harika,bereketli toprak buraları. Alankıyı,Bayındır ilçe sınırları içerisinde.

Alankıyı köy meydanı,kahvehanede çay içip,kahvehanedekilerle dünya işlerini konuştuk.

Alankıyı-Yenikurudere yolundan Dededağ’ a bakış.Dün dağın zirvesindeydim şimdi aşağısındayım. 2 saat önce diğer tarafında Ovacık Yaylasındaydım şimdi dağın bu tarafında,tuhaf dünya işte!

Yenikurudere köyü muhteşem bir manzaraya sahip.Görülmeye değer bir yer.Ayrıca bir çok mesire yeri mevcut.Su olunca yeşillik oluyor,yeşillik olunca güzellik oluyor.

Yenikurudere kanyonu.

Kamberler yol çatısındayım buradan yine yukarılara Kamberler’e çıkacağım şu anda 450 rakımdayım.

Arı,bal,su,yeşillik ve mola.

Kamberler yolu,tırmanacağım galiba! 6 km gibi.Ama manzara büyüleyici.Bu manzara eşliğinde tırmanılır arkadaş.

Yenikurudere- Kamberler arasında bir çeşme,çeşme görünce durulmaz mı? Su buz gibi ve çok lezzetli,gürül gürül akıyor…
Mola verme zamanı karnımda açıktı yani.

Mola ve yemek zamanı,yemekler şirketten.Nevalen yanında olduğu sürece sorun yok.Arkasından birde küçük duş ve güneşlenme.

Kamberler yolunda hayata tutunmaya çalışan bir ağaç.

Kamberler köyü rakım yine 700.Yeşil ve bereketli bir yayla.Her taraf yeşillik,meyve ağaçları her yerden fışkırıyor.

Köy meydanında çeşme ve çeşmeden su alan bir köylü.

Kamberler-Osmanlar yolu.

Osmanlar köyünden aşağılara bakış,yolu merak ettim,yukarıdan çok güzel görünüyordu,Bayındır yolu imiş.Ama ben oraya değil Çınardibi’ ne geçeceğim.Bu arada meyve bahçeleri bir harika.

Osmanlar yolunda kiraz bahçeleri ve küheylanım.

Osmanlar Köyüne Çınardibi yolundan bir bakış.Osmanlar-Çınardibi arası 6 km.6 km az gibi ama gel de bana sor çık çık bitmiyor,yaşlanıyormuyuz ne? Osmanlara iniş yapmıştım Çınardibi’ nde 750 rakıma tekrar çıktım.Yolu kullanmayan bilmez,hırpalıyıcı bir yoldu o yüzden Çınardibi’ ni fotoğraflamadım ama çeşmesinden suyumu tazeledim.

Çınardibi-Dağtekke arası 9 km ve geneli iniş,zaten bundan sonrasının iniş olması gerekiyor yeterince çıktım zaten karnım yine açıkmaya başladı.Dağ havası insanı acıktırıyor.Bu gün çok iniş çıkış yaptım.Yeter artık dönüş zamanı yaklaşıyor.

Dağtekke meydanı,dağ yolundan meydana iner inmez burnuma çok güzel kokular geldi kafamı çevirdim bir de ne göreyim GÖZLEME.Kaçar mı hemen kendime otlu,peynirli ve ayran söyledim,pazar yerine de uğradım çok güzel incir ve cevizlerin tadına baktım nede olsa o kadar yol geldim hak ettim herhalde.Saat bu arada 16:30 olmuş ve ben ancak ine çıka 50 km yol gelebilmişim! daha önümde 60 km İzmir etabı var!

Dağtekke şifalı su….. bana yaramadı her zaman akan su bugün arıza sebebi ile akmıyordu,kısmet işte! bu şifalı sudan içemedim.Başka zaman içmeye ve gözleme yemeğe yine gelirim.

Dağtekke yolu,Allah’a ısmarladık Dağtekke.

Helvacı köyü son kare,artık aşağılara doğru iniyorum bundan sonra kayda değer bir görüntü yok bence.Buradan sonra ver elini İzmir.İki günlük turum İzmir’e 21:00 de varmam ile sona erdi.Yol boyunca köy kahvelerine uğramayı ihmal etmedim,güzel muhabbetler oldu,meraklı sorulara bol bol cevap vermeye çalıştım,özellikle nereden gelip nereye gittiğim soruları,yolları bilmem falan gibi,çoğu köylü yolları kendilerinden daha iyi bildiğimi söyledi,daha önce geldiniz mi? buralara, sorularına ilk defa deyince,şaşırdılar,tabii bu arada istihbarat mı,mossad ajanı mı gibi benzetmelerine de şahit oldum,genç köylüler internet çağındayız internetten yollarını buluyorlar diye yaşlıları bilgilendirdiler,bazen de el çizimi rotamı gösterince kahkahaya boğuldular.Rotayı kendim belirler yola çıkarım,yolda gördüğün kişiye yolu sorduğunda hep cevap sen oraya gidemezsin olur …..
Çok güzel iki gün geçirdim darısı herkesin başına.Birinci gün 80,ikinci gün 110 km dağ,dere,tepe,yayla,köy gezdim,serin sular içtim,açıktım,yoruldum ama her şeye değerdi.