Bir kaç günlük keyif turu yapmaya niyetlendim…..
Ege kıyılarının kuzeyinde keyifli,kıyıdan kıyıdan, iyot kokusunu ciğerlerime çekerek Çandarlı-Ayvalık-Ören rotasında pedallayacağım. Daha önceleri de bu rotayı kullandım, her defasında farklı zevkler yaşadım. Bakalım bu sefer neler görüp yaşayacağım.
Yaz aylarında yoğun kalabalık olan yerler Eylül ayı ile sessizliğe bürünmeye başlarken, görmek güzel olacak.
Hem gezip,hem de kafa dinlemek için başlayalım artık Kuzey Ege Kıyılarındaki turumuza…
1 nci gün 27 Eylül 2016 Çandarlı-Bademli-Dikili-Şeytan Sofrası:
Çandarlı’ da Sabah.
Çandarlı’ da evden çıkıp sahilden Denizköy,Bademli tarafına yöneldim.
Sol arkamda kalan Çandarlı’ nın batı sahili,kalenin bulunduğu yarımada ve benim yazları denize girdiğim bölgeyi fotoğraflayıp turuma başlıyorum.
Adalar
Çandarlı’ dan bir kaç kilometre uzaklaştıktan sonra sol yanımda George adası ve diğer adacıklar beliriyor. Ada etrafındaki balık çiftlikleri de olmasa daha bir güzel olacak.Tam altımda muazzam bir sahil şeridi var.İnmesi çok güzel ama çıkması bir facia!!!!!
Hayıtlı Koyu ve Adalar.
Bir süre indi çıktı yaparak Denizköy’ ü geçtikten sonra Hayıtlı’ ya geliyorum.Hayıtlı kaplıcaları ile meşhur bir yer,günü birlik faydalanıldığı gibi,kalmalı bölümleri de var.Hayıtlı’ nın bu bölümünden Hayıtlı Koyu ve Bademli sahilindeki adalar muhteşem görüntü veriyor.
Bademli’ de Mola Zamanı.
Çandarlı-Bademli arası 24 Kilometre ve Bademli’ye kadar molasız geldim.
Kamil babanın yerinde mola verme ve koruk suyundan içme zamanı.Kendisi de orada oturuyor.Ben prensip olarak işletme önermem ama burası bir istisna.Yolu düşenler uğrar ve soluklanır sa bana hak vereceklerdir.Küçük ve sempatik bir mekan, Bademli’de hemen köprü başında….
Keyif ve Poz Zamanı.
Bademli molasından sonra Dikili’ye varıyorum.Pazarı olduğu için çok kalabalık, durmadan sahil siteleri istikametine devam ediyorum.
Benim favorim ve yolum düştükçe çimlerinde dinlendiğim Polyak sitelerinin sahil çimlerinde istirahate çekiliyorum. Tabii pozumu da vererek…..
Tuz Gölü
Sahil Siteleri,Bahçeliköy,Altınova derken kendimi tuz gölünün kenarında buluyorum,burada tuz üretimi hala devam etmekte.Tuz gölüne varmak Sarımsaklı girişine varmak demek,sol yanım deniz,sağ yanım tuz gölü, ben ortadan ana yoldan geçip Sarımsaklı yönüne gidiyorum.
Şeytan Sofrasından Cunda’ya Bakış.
Sarımsaklı plajlarının olduğu bölüme gelip,sahili yavaş yavaş gezip günün tadını çıkardıktan sonra akşam ve yarın sabah için kumanyamı düzüp Şeytan Sofrasının yolunu tutuyorum. Bir kaç defa gelmiştim ama ilk defa buraya bisikletim ile geliyorum.Manzaranın ve çevrenin tadını çıkarıp bir kaç kare fotoğrafta çekiyorum.Onlardan birinde karşı da Cunda adası,diğer adalar ve Ayvalık sahilleri görünüyor.
Şeytan Sofrası Sahili
Çok geç olmadan kamp yapacağım uygun alan bulmak için sahile iniyorum.Eylül ayı olduğu için ortalık sakin, bir sürü kamp atacak alan var ama ben en uygununu arıyorum.Burası iyi ama bir kaç yere daha bakacağım, nasıl olsa akşama çok var.
Karaya vurmuş bir deniz anası,yaşayıp,yaşamadığını bilmiyorum ama ben yinede kendisini ait olduğu deniz ile buluşturuyorum.Herkesin yaşama hakkı var.
Kamp Zamanı.
Burası yine Şeytan Sofrası sahili ama bir farkla, hemen yanımda siteler var.Sitelerde de az kişi kalmış.Gördüğüm bir aileye söyleyip,site bölgesinde uygun, sessiz ve 2-3 çadırlık,tam kafama göre bir alan bulup kampımı atıyorum. Bu gün 70 Kilometre yol yapmışım,fazla yorulmadım,erken de vardım. Kamp yeri hazır olunca sıra yemek faslına geliyor ve sonrada gün sonu…. yani Kuzey Ege Kıyılarındaki birinci günüm böyle geçti,yarın daha da kuzeye yolculuk var.
1 nci gün 27 Eylül 2016 Çandarlı-Bademli-Dikili-Şeytan Sofrası: 70 km
2 nci gün 28 Eylül 2016 Şeytan Sofrası-Ayvalık-Gömeç-Ören:
Şeytan Sofrası Sabahı.
Yerim çok güzeldi,keyifte aldım,rüzgar ve dalgaların sesi ninni gibi geldi.
Bir kaç saat deliksiz uyumuşum.Bir tarafım deniz,diğer tarafım çamlık….
Çamlık tarafında arkadaşın yuvasına yakın yerde kamp atmış olacağım ki, gece beni bir kaç defa yokladı,çadırımın etrafında dolaşması her neyse de, sesi var ya,korkunçtu.
Tilki; oda evcilleşmiş galiba,bir kaç defa çadır etrafına geldi,geri postaladım ama arada bir çığlığa benzer ses çıkarması korkunçtu. Uyku tulumunu kafamdan aşağı çekerek biraz rahat ettim.Sabah ise tilkinin yerinde yeller esiyordu….
Ayvalık Yolu.
Çadırımı toplayıp,kahvaltımı da yaptıktan sonra istikamet Ayvalık.
Karşıda görünen Şeytan Sofrasının bulunduğu tepe ve aşağı da kamp yaptığım sahil.
Şehitler Anıtı.
Ayvalık girişinde Şehitler Anıtında durup,minnet duygularımı sunuyorum.
Bu vatan varsa onlar sayesinde var.Ayvalık’ta fazla oyalanmadan Çanakkale yoluna çıkıyorum.
Gömeç Sahili
Ayvalık’ a yakın mesafede bulunan Gömeç’e varıyorum.Önce Gömeç sahiline inip,bir keşif turu yapıyorum.Gömeç’ten o kadar geçmeme rağmen sahil bölümüne hiç girmemiştim. Burayı yazdım bir kenara,burası yol güzergahında ve ideal kamp yeri.Gömeç’ten al malzemeni,gel sahile…Sahilden sonra Gömeç içine girip,çay molası veriyorum.
Yurdumun İnsanı.
Fazla söze gerek var mı?Karaağaç sahil yolunda bir vatandaşımız.
Gömeç’ten ayrıldıktan sonra keşfe devam edip,Karaağaç sahiline de giriyorum. Buraya da daha önce girmemiştim.Burada tamamen siteler ve sahil var,alışveriş yerleri de sezon içinde var ama sezon biter bitmez ortalık sessizleşiyor.
Pegasus
Gün sonu yaklaşıyor,Pegasus’ un olduğu Ören sahiline varıyorum.
Burada antik şehrin izlerini görmek mümkün.
Ören içerisinde biraz gezip,kısa bir çay molası veriyorum.
Akşam için eksiklerimi de düzmeyi unutmuyorum.
Şimdi sahilleri ile ünlü Ören’in sahillerinde kamp atmaya gitmeli.
Ören Sahili
Mavi bayraklı,temiz ve bir o kadar da uçsuz bucaksız Ören sahilleri.
Eylül ayının sonları olması dolayısıyla sakinleşmiş.Yaz döneminde bayağı kalabalık oluyor buraları.
Ören Sahilinde Gün Batımı.
Bayılıyorum buranın gün batımına.Erken geldiğimde muhakkak sahildeki yerimi alıp,gün batımının her dakikasını hafızama kazıdığım gibi, bazı anları da fotoğraflıyorum.Hele gün batımına doğru yemek ve keyif bölümü çok güzel oluyor.Gün batımından sonra da keyfe devam adettendir.
Güne Veda, Geceye Merhaba.
Ören Sahilinde Kamp.
Yaz döneminde burnundan kıl aldırmayan, içinde,etrafında senin kamp atmanı istemeyen, ya da parayı saydığın zaman eyvallah diyen işletme sahipleri ortalarda olmayınca,meydan bana kaldı.Hem de tesisin tam orta yerine çadırımı kurdum.Hem güvenli,hem de sessizlik olsun istedim.Gece nemi yaptım,çadırı kurduktan sonra sahilde palmiye ağacına yaslanıp, havada ki iyot kokusunu ciğerlerime çekip, geceyi dinledim.
Bu gün az ama çok zevkli 59 kilometre yaptım,yarın dönüşteyim.
2 nci gün 28 Eylül 2016 Şeytan Sofrası-Ayvalık-Gömeç-Ören:59 km
3 ncü gün Ören-Gömeç-Ayvalık-Dikili-Çandarlı:
Ören Sabahı
Çok iyi bir uyku çekmişim. Dinlenmiş bir vaziyette kalktım.Eylül ayının sonu ve sakin
olduğu için sahile kamp attım.Temmuz ayında geldiğimde benim bildiğim sote bir yerde
kamp atıp, geceyi geçirmiştim.Kahvaltımı Ören’in iskele mevkinde yapıyorum,orada çok
güzel şeyler yapan fırın var,alacaklarımı alıp yanındaki kahvehanede afiyetle
yiyorum.Ören büyük sayılır,ama bu büyüklüğü yine de sihirini bozamıyor.
Bu bölgede görülmesi ve denizine girilmesi gereken yerlerden bir tanesi.
Dost Her Yerde Dosttur.
Ören’den ayrılıp Gömeç istikametine giderken bir benzin istasyonunda ihtiyaç molası verdim. Bu arkadaşımız da o arada yanıma geldi. Çantamda sabah kahvaltısından kalanları kendisine verdim,anında bitirdi.Baktım daha istiyor, masanın üzerinde bir kase kesme şeker vardı,tek tek verdim, maşallahı vardı afiyetle yedi.Benzinci hesabıma yazsın!!!!Yine yollarda bir dostu geride bıraktım,hep saldıracak değiller ya….
Gömeç Molası.
Dönüş yolunda yine Gömeç’e giriyorum.Her zaman mola verdiğim parkta yine mola mı veriyorum. Nadir bulunan, suyu içilebilen çeşmelerden biri olan Gömeç parkındaki çeşmeden suyumu tamamlıyorum.
Çaylar tavşan kanı.Günün en güzel anlarından biri,Çayımı keyifle içtiğim anlar…
Ayvalık
Ayvalık’tan geçerken bu çeşmenin de hep önünden geçilir ama çok az kişi durur.Bu çeşmenin kurtuluş savaşında da anlamlı yeri var.Yolunuz buralara düşerse yanında bir mola verin derim.Çeşmenin yerimi? Çanakkale yolunda Erbil tesislerinin karşısında.
Altınova Sahili.
Giderken de,dönüşte de yanından geçtiğim Altınova sahilleri.
Altınova, bölgenin sessiz,sakin bir tatil beldesi.Sahilleri de çok güzel.
Polyak’ ta Mola.
Öğlen oldu, karnımda acıkınca, Dikili’ye girmeden önce Polyak Tatil sitelerinde yemek molası veriyorum.Burası,mola verilip,denize girilebilecek yerden biri.Yolu düşenler rahatlıkla burada dinlenebilir.
Dikili İskele
Adım adım eve yaklaşıyorum,Dikili iskeledeyim.Çok gelip gittiğim yerlerden birisi burası.Yani bana yabancı yerlerden değil.O kadar gelip gittiğim Dikili bu sefer bir kare de olsa yazılarımda olsun istedim.Ege bölgesinin görülecek ilçelerinden birisi Dikili.
Çandarlı Yolu.
Dikili-Çandarlı arası 19 kilometre, yani göz açıp kapayıncaya kadar evdeyim.Üç günlük turumunda sonuna gelmiş bulunmaktayım.Çandarlı’ dan başlayan turum, Bademli-Dikili-Ayvalık-Ören derken yine Çandarlı’ da son buldu.Keyif aldım mı? aldım elbet,keyif almasam yollarda ne işim var.Yoruldum mu? yorulmadan,zahmet çekmeden yeni yerler görülür mü? görülmez.Kuzey Ege Kıyılarındaki macera burada biter,başka diyarlara yelken açıncaya kadar kısa bir mola hakkım.Diğer turlarda görüşmek üzere…….
3 ncü gün Ören-Gömeç-Ayvalık-Dikili-Çandarlı:88 km
KUZEY EGE KIYILARINDA 27-29 EYLÜL 2016 (Çandarlı-Bademli-Dikili-Şeytan Sofrası-Ayvalık-Gömeç-Ören)
Discussion about this post