Ovit Dağında 2000 metrede Çayırözü’ nde kamp yaparak geceyi geçirdim. Yoldan ve insanlardan uzak olan kamp yerim bana deliksiz bir uyku olarak geri döndü.
Sabah gün ağarırken hafif serinlik ile uyandım.
Soluğu çeşmenin başında aldım,buz gibi suyla kendime geldim,soğuk su tüm uyku mahmurluğumdan sıyrılmamı sağladı.
Doğu Karadeniz Turuna çıkarken kendime göre üç bölüm yapmıştım.
Dün akşam itibari ile ilk iki bölümü nihayete kavuşturmuş oldum.
Bu gün itibari ile üçüncü bölümü yapmaya başlayacağım.
Bu gün Ovit Dağına tırmanıp Ovit Dağı Yaylaları arasında yol alacağım. Ovit Dağı Geçidinden geçip aşağılara Karadeniz sahiline doğru iniş yapacağım.
Sonra da Rize’nin yaylalarına çıkmak için kapıyı aralayacağım.
O zaman fazla söze gerek yok Doğu Karadeniz’deki 8 nci güne başlamalı.
8 nci Gün 27 Temmuz 2018 Çayırözü-Ovit Dağı Yaylaları-Ovit Dağı-İkizdere-Kalkandere-Rize-Çayeli:
Çayırözü Kamp Yerim.
Kamp yerimde kahvaltımı tadını çıkara çıkara yaptım.Üzerine keyif çayı da içtim.Bu güzel atmosferde başka ne yapılabilir ki!!!!!Her şey hazır olunca da yola çıkmaya, Ovit Dağına tırmanmaya,Ovit Geçidinden geçmeye hazırım.
Yola çıkma zamanı……
Ovit Dağı’ nda…..
Her taraftan fışkıran sular eşliğinde yolculuk.
Ovit Dağı, İspir-İkizdere yolunda 6 kilometre hafif eğimli çıkış yapmıştım ki,yol ikiye ayrıldı.Sola giden yol 14.5 km’lik yeni açılan tünele ve sonrasında aşağılara giden yol.Sağa giden yol ise Ovit Dağının yukarılarına,yaylalara ve Ovit Dağı Geçidine giden yol.
Tabii ki,tercihim Ovit’ in bağrına kadar yol almak.
Ovit Dağı Yaylaları ve Yol Kesen!!!!
Tünel olmayan eski yola girer girmez Ovit Dağı’ nın da yaylaları peş peşe görünmeye başladı.Yaylalar uzun bir mesafeye yayılmış,geçit vermez denilen Ovit Dağında yol boyu ve Ovit Deresi boyunca çok sayıda yayla evi var.Bölgede serbestçe dolaşan çok sayıda büyük baş hayvan ona keza.Bazıları ilk defa bir yabancı görmüş olacak ki!!!! iyice inceledi beni.
Bakışmamız uzun sürdü,ne olduğunu anlamaya çalıştı,bende hiç istifimi bozmadım,uzun uzun birbirimizi seyrettik.Sonra annesi çağırınca yol verdi geçtim.
Ovit Dağında Yol Almak….
Aslında tırmanış yapıyormuşum ama hiç anlamadım desem yalan olmaz.
Muhteşem güzelliklerle beraber yayla evleri arasında yol alırken ortamın, havanın, her şeyin tadını çıkardım.Bazen insan iyi ki gelmişim buralara der ya……
İşte bende aynı düşüncedeyim, iyi ki gelmişim Ovit Dağına.
Ovit Dağı; Karadeniz Bölgesinde Rize ve Erzurum arasında Karadeniz dağ silsilesi içinde bulunmaktadır. Ovit Dağı Geçidi Doğu Karadeniz bölgesinin en yüksek geçididir. Geçidin rakımı 2640 metredir,aynı rakımda Ovit Yaylaları bulunmaktadır. Gündeme genellikle çığ ve yoğun kar yağışı ile gelir. Senenin yaklaşık altı ayı bu dağın yolları kapalıdır.
Ovit Dağı Geçidi.
Doğu Karadeniz Turumda ki hedeflerime bir bir ulaşıyorum.
Her gün yeni bir şey, her gün yeni bir hedef, her gün egomu tatmin.
Ovit Dağı Geçidi’ ndeyim.Kamp yaptığım 2000 rakımdaki Çayırözü’ nden buraya kadar yaylalar içinden 15 kilometrelik hafif tırmanış yaptım.
Ödülüm de bu fotoğraf oldu.
Ovit Zirve Çeşmesi Ve İniş.
Ovit Dağının suyu eksik olmazmış.
Yol boyu yaylalar arasından geçtim, çok sayıda çeşme ve dağdan gelen kar suyu dereleri vardı.İnişe başlamadan önce son çeşme ise benim mola yerim oldu.
Geçidin hemen sağında bulunan çeşmenin suyu bir başka lezzetliydi.
Zaten yayladakiler de bana o çeşmeni suyunu methetmişlerdi.
Geçit Vermez Ovit Dağı!!!!!
Daha önceki kilometrelerde hiç bir uyarı yokken,geçitten bir kaç kilometre sonra yol kapalı levhası!!!!! ve yanından küçük bir kaçamak yeri.Tekrar geri dönecek değilim, geçtim bende…..Yol anlamsız yerde kapatılmış,benim için değil,hiç olmazsa arabalar için daha önceden uyarı koysanıza.Ovit Tüneli açıldıktan sonra yol kaderine terk edilmeye başlanmış.İleride sebebini anladım, yolun bir çok yerinde heyelan vardı ama şimdilik geçmeye hiç bir mani yanı da yoktu.
Eşsiz güzellikler içinde Ovit Dağından aşağılara Karadeniz sahiline inişime
devam ediyorum. Bu güzellikler içinde yol alan, niye yorum yapabilir ki!!!!!!
Bu güzellikleri Sivrikaya’ da bir çay molası vererek taçlandırdım.
Çokcor Deresi.
Ovit Dağından benim ile beraber aşağılara yol alan Çokcor Deresiile Çamlıköy
yakınlarında yolumuz kesişti,ona bir merhaba dedim.
Üç gündür haşır neşir olduğum Ovit Dağına da bu fotoğraf ile veda etmiş oluyorum.
Dereköy Köprüsü.
İkizdere Çayı ile Çorcor Deresi Dereköy’ de bir araya geliyor. Bundan sonra denize kadar İkizdere Çayı ile yolculuk yapacağım.
İkizdere Çayı üzerine 18 nci yüzyılda Osmanlı Döneminde yapılan Dereköy Köprüsünde bir durup soluklandım. Dereköy Köprüsü 2000 yılında aslına uygun bir şekilde restore edilmiş.
İkizdere.
Öğlen gibi İkizdere İlçe merkezine vardım.Bu gün ikizdere’ nin pazarı imiş.
Bir şeyler baktım kendime,meyve-sebze almak istedim ama tane ile vermediklerinden pazardan eli boş döndüm.Ben de madem öğlen oldu, öğlen yemeğimi burada yeyip öyle yoluma devam edeyim dedim.
İkizdere-İyidere Arası.
Öğlen yemeğinden sonra İyidere’ye doğru inişe geçtim.İkizdere-Kalkandere arası İkizdere Çayına paralel iniş,çay bahçeleri ve dağlardan akan sular eşliğinde yolculuk yaptım.Kalkandere’den sonra ise trafikle beraber rutubette beni sıkmaya başladı.İkizdere-İyidere arası 40 kilometre, çabuk vardım.
Çayırözü’ nden İyidere’ye ise 85 kilometre…. yani artık kamp yeri arayışları başlayabilir.
Rize.
İyidere’den sonra Karadeniz sahilindeyim ve rutubetten sırılsıklamım. Sahil yolundan hiç hoşnut olmadım, muazzam bir trafik yoğunluğu,yerleşim yerleri ile Karadeniz arasına sahil yolu girmiş.Sahil tarafında ya da yerleşim yerleri tarafında şöyle rahat kafayı dinleyecek, kamp yapacak bir yer yok. Rize’de kısa bir ziyaret yapmam gerekiyordu, onu yaptım.Soğanlı Dağında arka göbek arızalandığında telefon görüşmesi yapıp ta yardımcı olabileceğini söyleyen bisiklet servisi arkadaşa uğrayıp hem çayını içtim hem de Muhlis DİLMAÇ ağabeyimizin selamını canlı olarak söyledim.
Sonra Rize’ yi de geçiverdim,bana hitap eden hiç bir şey göremedim,Rize ben de iyi bir şey bırakmadı.Ben de hatıra olarak, kalabalığı, trafiği ve gürültüsü kaldı.Kamp yeri yok bari öğretmenevin de kalayım dedim oda olmadı, yer yok maalesef.
Çayeli Akşamı.
Benim gibi biri İyidere ile Çayeli arası 40 kilometrelik arada kamp yeri sorunu yaşadım ya……pes doğrusu.Siz anlayın artık keşmekeşliği ve sıkıntıyı.Koca Karadeniz sahili beton yığını olmuş.Kamp yeri kokusunu çok uzaklardan almama rağmen,bu sefer olmadı, hiç kamp kokusu yoktu!!!!!Akşam yol aldığım 120 kilometrenin sonunda 3 yıldızlı bir otele kapağı attım.Şansa bak,tek bir oda boş ve fiyat uygun.Hayret,özgür adam Şafak’a indirim mi? yaptılar yoksa.Hemen eşyalarımı odaya çıkarıp, sıcak suya attım kendimi.
Hazır sıcak su varken çamaşır işini de hallettim.
Yemek fiyatları da fena sayılmazdı, başka arayışa girmeden yemeğimi de otel de yedim.
Sonra mı? tabii ki dinlenme vakti.
Bu gün;Kamp yaptığım Ovit Dağından yine Ovit Dağına tırmanış yaptım. Ovit Dağı Yaylalarının arasından sıyrılıp Ovit Dağı Geçidinden geçtim. Ovit Dağından Karadeniz sahiline süzüldüm.Kolay değil 120 kilometre yol yapmışım.Şimdi Çayeli’nde dinlenmedeyim.
Yarın; sahilden biraz yol alıp, Fırtına Vadisi ile tanışacağım.Yol ve şartlar nereye kadar müsaade ederse oraya kadar gideceğim.
8 nci Gün 27 Temmuz 2018 Çayırözü-Ovit Dağı Yaylaları-Ovit Dağı-İkizdere-Kalkandere-Rize-Çayeli:120 km
9 ncu Gün 28 Temmuz 2018 Çayeli-Pazar-Ardeşen-Fırtına Vadisi-Fırtına Deresi-Çamlıhemşin:
Çayeli’nden Ayrılış.
Çadırdan sonra yatak biraz sıkıntı yarattı ama yorgunluğun etkisi ile yine deliksiz bir uyku uyumuşum.Erkenciyim, yine erkenden kalkıp hazırlığımı yaptım ve kahvaltı için salona indim.
Kaldığım otelde açık büfe kahvaltı vardı,seç seç al…..
Çok güzel bir kahvaltı yaptım,her şey vardı. Hazır yemek olunca iştahta yerinde oluyor.Kahvaltımı bitirip odama eşyalarımı almaya yöneldiğimde garsonlardan biri elime bir poşet tutuşturdu.Ağabey senin yolun uzağa benziyor bu yollukları yanına al,lazım olur demez mi? Vallahi iyi oldu,bal,reçel,peynir,zeytin, poğaça vb gibi şeyler, ben kahvaltı yaparken paket yapmış,yetkisini kullanmış garson kardeşim,eyvallah kardeşim.
Teşekkür edip,çantaları da yükledikten sonra bu günün hedefine doğru yol almaya başladım.
Tabeladan Sağa…..
Karadeniz sahil yolu ve ara sıra girip çıktığım sahil yoluna paralel yolda sıkıcı bir yolculuk ile aldığım 25 kilometrelik yolun sonunda hedefimi gösteren levhaya yani Ardeşen girişine vardım.Ardeşen’den sonra hedefimdeki yere, Çamlıhemşin,Kaçkar Dağları Milli Parkı yolculuğuna devam edeceğim.
Fırtına Deresi İle Tanışma Ve Ardeşen.
Ardeşen-Çamlıhemşin sapağından içeri girer girmez Fırtına Deresi ile tanışmış oldum.Debisi bayağı yüksek olarak Karadeniz ile kavuşuyordu.
Fırtına Deresi üzerindeki köprüden geçerek Ardeşen ilçesine girip hem kültür gezisi yaptım,hem de eksiklerimi tamamladım.Tabii bu arada kısa bir mola yapmayı da ihmal etmedim.Ardeşen-Çamlıhemşin sapağında Fırtına Deresi kenarında büyükçe bir park ve mesire alanına da telefonum Şerif KILAVUZ ağabeyim tarafından çalınca giriş yaptım.İyi ki girmişim kampçı,bisikletçi,yürüyüşçü her kimse sağ olsun,ocağında yemeğini yapmış,230 mg kartuşu boşalınca da kartuşu bırakıp gitmiş.Bu işime geldi,yedek kartuş her daim iyidir, doldurmasını bilene!!!!! Arkadaş bu bilgiden yoksunmuş demek ki.
Fırtına Deresi.
Bu gün gidebildiğim yere kadar gideceğim, Çamlıhemşin ve sonrasında Kaçkar Dağları Milli Parkı içlerine yol alma zamanı.Bu günkü yolculuğum Fırtına Deresi ile beraber olacak,o yüzden, nedir bu Fırtına Deresi ve neden bu kadar adından fazla söz edilir bir bakalım.
Fırtına Deresi;Doğu Karadeniz’de yer alan akarsularımızdan birisi olan Fırtına Deresi, Kaçkar Dağlarının Karadeniz’e bakan yamaçlarındaki derelerin birleşmesi ile oluşmuştur. Rize Ardeşen’in yaklaşık 2 km. batısında Karadeniz’e dökülen Fırtına deresi, 57 km. uzunluğundadır. Çay bahçeleri içerisinden geçen, üzerindeki kemer köprülerle süslü Fırtına Deresi, raftinge elverişli parkurlara sahiptir.Yaklaşık 23 km. süren parkur boyunca derenin yatağı çok taşlık olup, suyun debisine göre 3 – 4 – 5 zorluk derecesinde yerler vardır. Aşırı yağmurlarda dikkat edilmelidir. Fırtına Deresi bütün yıl boyunca akarsu sporu için uygundur.
Vadi Yolculuğum.
Ardeşen’den Çamlıhemşin’e doğru muazzam bir doğa örtüsü ve Fırtına Deresi Vadisi içinde yol almaktayım ama bu güzelliklerin tam tadına varmak mümkün değil.
Çok sık araba geçişi var ve çevrede fütursuzça yol alan rafting minibüsleri sıkıntı anlar yaşatıyor. Yol boyu sayısızca zipline yerleri olması da doğal yolculuğu gölgeliyor.Hadi bir olumsuzluk daha söyleyeyim,yerel tur arabaları son hız yol aldıkları gibi son ses Karadeniz müziğini size zorla dinletiyor.İşte bu şekilde Fırtına Vadisinde yol almaya çalışıyorum.İnsanoğlunun girdiği her yer bozulmaya mahkum,maalesef burası da bence bozulmuş.İnşallah daha ilerilere gittiğimde bu çirkin davranışlar yerini güzelliklere bırakır diyorum.
Nayla (Serender).
Hafif hafif yağmur başladı,zaten rutubetten sırılsıklam olan bedenim yağmurdan iyice ıslanmaya başladı.Hep çirkinliklerden bahsedecek değilim ya…..
Fırtına Vadisi içinde eşsiz güzelliklerde var, önemli olan onları cımbızla ayıklar gibi görüp ön plana çıkarmak.Onları yakalamayı aslında çok iyi biliyorum,bu özelliğimin farkındayım.
Nayla….. Nayla (Serendere) onlardan biri.
Nayla (Serender);Karadeniz yöresel mimarisinin tipik bir mimari elemanı olan nayla (serender) yiyeceklerin (özellikle mısır,bakliyat,patates,yağ,peynir,kış armudu,laz elması,ince hurma,muşmula vs.) zararlılardan korunması, kurutulması ve depolanması için kullanılır.Direkler üzerine kurulu, ahşap ve çatılı bir yapıdır.Genellikle cephelerinde ahşap süslemeler bulunur.Yerden belli bir mesafe yüksekte kalan naylaya,kolay yerleştirilip çekilebilen bir merdivenle ulaşılır.
Yağmur Ve Çamlıhemşin.
Çamlıhemşin’e yaklaşmışken yağmur hızını arttırdı.Artık sırılsıklam yol almaya başladım.Zaten Rize bölgesine geldiğimden beri güneşi unutmuşken şimdi de önce rutubet, sonrasında da yağmur.Saat daha erken 16:00 ama bu ıslaklıktan kurtulmak gerek,Çamlıhemşin girişinden itibaren gözlerim kamp yapacak yer tararken Fırtına Deresinin kenarındaki öğretmen evi gözüme ilişti,girdim içeri yer varmış.
Yapacak bir şey yok….. bu gece buradayım.Fiyatı dün kaldığım 3 yıldızlı otel ücretinden daha pahalı ama başka alternatif burada maalesef yok.
Hemen odaya çıkıp üstümdeki ıslak kıyafetlerden kurtulup sıcak duşa girdim.Kıyafetleri de sıcak sudan geçirdikten sonra öğle yemeği yemediğim aklıma geldi.Kuru kıyafetlerimi giyip aşağı dinlenme yerine indim,her saat yemek varmış.İşte şimdi oldu……
Çamlıhemşin Ve Çamlıhemşin’de Konaklama.
Aslında bu gün daha ilerilere gitmekti amacım ama kısmette Çamlıhemşin’de konaklamak varmış,her işte bir hayır vardır.Çamlıhemşin Rize’nin küçük bir ilçesi, Fırtına Deresi kenarında ve yaylalara açılan kapının başında.Yemeğimi yedikten sonra yağmurda azaldı,kısa bir kültür turu yapıp yarın ve sonrası için gerekli eksik malzemeleri tamamlamak için ilçe merkezine geçtim.Çamlıhemşin’in pahalı bir diyar olduğunu alışveriş anında anladım.O yüzden her yerde olan A-101 marketine gidip aynı ürünleri üçte bir fiyatına aldım.Ama 16 TL’lik ateş suyuna 30 TL vermek ağrıma gitti.
Ben geri döndükten sonra ve gece yağmur hafiften, sonrada hızını arttırarak yağdı.Kapalı mekanda kalmakla isabetli karar almışım.
Bu gün; fazla bir şey olmadı,Çayeli-Ardeşen arası Karadeniz sahilinde yolculuk, Fırtına Deresi ve Fırtına Vadisi ile tanışma ve akabinde yağmurlu bir Çamlıhemşin’de öğretmen evinde kalmak.Yarın; Kaçkar Dağları Milli Parkına, fırtına Vadisi ve yaylalara doğru yolculuk var.
9 ncu Gün 28 Temmuz 2018 Çayeli-Pazar-Ardeşen-Fırtına Vadisi-Fırtına Deresi-Çamlıhemşin: 52 km
DOĞU KARADENİZ TURU 20-30 TEMMUZ 2018 (8. ve 9. Gün Çayırözü-Ovit Dağı Yaylaları-Ovit Dağı-Çamlıkköy-İkizdere-Kalkandere-Rize-Çayeli-Ardeşen-Fırtına Vadisi-Çamlıhemşin)
Discussion about this post