Ata Yolu projemde Atamızın izinde 13 gün boyunca doğuya doğru, Erzurum’a kadar yol almıştım.Bugün itibari ile yönüm batıya doğru olacak, bir bu kadar daha yol alarak projemi kısmet olursa Ankara’da Anıtkabir’de sonlandıracağım.Dünkü yazımda Erzurum’dan,Mustafa Kemal Atatürk’ten,Erzurum Kongresinden, Erzurum’da görülecek yerlerden uzun uzun bahsetmiştim, tekrarlamayacağım.Bugün 25 Temmuz 2023, Ata Yolu projemin 14 ncü günü,bu günkü programımda Erzurum,Aşkale rotasını izleyerek günü Tercan’da bitirmek var:Bu doğrultuda yola çıkarak Tercan’a varmak niyetindeyim.
14 ncü Gün 25 Temmuz 2023 Erzurum-Aşkale-Tepebaşı Geçidi-Tercan:
Erzurum Sabahı.
Dün program dışı olarak öğle vakti Erzurum Valisi Okay Memiş’in misafiri olduk ayrıca ekranı kırılan telefonumu yaptırmak uzun zaman aldı.Bunlar zamanın geçmesine,geç olmasına benimde Stefan’ı bıraktığım otelde geceyi geçirmeme neden oldu.Belki de böylesi iyi oldu,iyice dinlendim,sabah 07:00 de kahvaltımı yapıp erkenden yola çıktım.
Rüzgarı da arkama alarak Erzurum’dan hızlıca çıkıp Aşkale tarafına yol almaya başladım.
Kazım Karabekir Paşa.
Aziziye bölgesine geldiğimde Kazım Karabekir Paşa’nın heykelinin olduğu bölgede kısa bir mola verdim.Kazım Karabekir Paşa’yı dünkü Erzurum gezimde anlatmıştım.Ama kısa bir alıntı ile tekrar anabilirim.
Anadolu’ya gelen Atatürk’e en büyük destek, Kazım Karabekir Paşa’dan geldi. “Bütün kolordumla emrinizdeyim. Bütün emirleriniz, yine eskisi gibi, harfiyen ve derhal yerine getirilecektir Paşam.” diyerek eşi az bulunur bir vatanseverlik örneği sergiledi.Kaynak:kazimkarabekir.gov.tr
Erzurum Aşkale arasında Aşkale çıkışında ve sonraki zamanlarda bir araya geleceğim Karasu Nehri üzerinden geçip Aşkale’ye devam ettim.
Karasu Nehri:Erzurum Dumlu Dağı’ndan doğan, Keban yakınlarında Murat nehriyle birleşerek, Fırat nehrini oluşturan akarsu. Keban barajına kadar uzunluğu 460 km’dir.Gürcü boğazından geçen Karasu Erzurum ovasına ulaşır. Erzurum ovasını terknederken Ovacık yaylasından gelen Serçeme çayını kapar, Aşkale boğazına ulaşır. Erzincan’a yönelen nehir, Palandöken Dağından gelen Tuzla deresini de alır. Sansa boğazını geçtikten sonra Erzincan ovasını aşar. Kemah boğazına girer, burada Çaltısuyu’nu alır. Derin ve dar boğazlardan sonra Keban barajında Murat nehri ile birleşir. Karasu Erzincan topraklarından geçerken Keşiş dağlarından doğan Çayırlık deresi ile güneydoğudan gelen Tuzla suyunu alır. Ovadan ayrıca Kom, Cimin, Mercan, Pahnik, Sürperen suyu ile Çardaklı dere’yi alır. Kemaliye sınırlarında ise Miran suyu ve Kadıgölü suyunu alır.Murat nehri gibi Karasu nehrinin de uzanışı dağların uzanışına paralel şekilde doğu-batı doğrultusundadır. Güneye doğru yöneldiklerinde derin boğazlar oluşturur. Keban yakınlarında birleşerek Fırat Nehri adını alırlar. 
Rüzgarı arkadan almanın avantajı ile seri yol aldım ve saat 11:30 sıraları Aşkale’ye vardım.
Aşkale:Erzurum’un 53 km batısında, Erzincan’ın 120 km doğusunda yer almaktadır. Doğusunda Ilıca – Aziziye ilçesi, batısında Erzincan’a bağlı Çayırlı ve Tercan ilçeleri, kuzeyinde Bayburt, güneyinde ise Çat ilçeleri ile çevrelenmektedir.Aşkale, Erzurum-Erzincan ve Erzurum-Bayburt-Trabzon yollarının kesiştiği yerde, tarihi İpek Yolu üzerinde yer almaktadır. Kaynak:T.C.Aşkale Kaymakamlığı
Aşkale girişindeki mezarlığın sonunda bulunan Şehitlik altına geldiğimde Şehitlerimiz için dua okudum, ruhları şad olsun.
Aşkale Garnizon Şehitliği:1963 yılında askerî birliklerin konuşlandırılması sırasında şehit olan askerler için yaptırılan ve 1995 ile 2003 yıllarında İç Güvenlik Harekatı’nda şehit olan 2 askerimizin mezarının bulunduğu şehitlik, 1995 yılında Şafak Mahallesinde yapılmış ve 2008 yılında restore edilmiştir.
Öğle vakti vardığım Aşkale benim ikmal noktam olacak.Ben günlük ikmalimi yaparken Aşkale’nin Milli Mücadele’deki rolünü bir hatırlayalım.
Milli Mücadelede Aşkale:Milli Devlet’in kuruluşu aşamasında, toplanan milli kongrelerde Aşkale delegeleri aktif rol oynamıştır. Bu arada Erzurum Kongresi için teşrif eden Mustafa Kemal Paşa’nın, 3 Temmuz 1919’da Aşkale’den geçişini ve Ülkenin 29 Ekim 1923’te Cumhuriyet yönetimine girişini coşku ile yaşayan Aşkale’liler, daha sonra Mustafa Kemal Paşa’nın Reis-i cumhur sıfatıyla, Eylül 1924 sonunda Aşkale yöresinden Yeniköy yolunu kullanarak Hasankale’deki deprem bölgesine gidişini mutlu bir anı olarak tarihlerine kaydetmişlerdir.Aşkale, 1923’de Cumhuriyet’in ilanı ile birlikte yapılan mülki taksimatta nahiye olarak, o zamanlarda Erzurum iline bağlı olan Tercan ilçesine bağlı iken, 1935 yılında Tercan ilçesinin Erzincan iline bağlanması üzerine, yine nahiye olarak Erzurum merkezine bağlanmıştır.Atatürk’ün son zamanlarında Aşkale’de mutlu bir hadise daha yaşanmış ve bu güne kadar hüküm süren çeşitli devletler zamanında köy ve nahiye konumunda olan Aşkale, 1937 de kaza olmuştur.Mustafa Kemal Atatürk 03 temmuz 1919 ve Eylül 1924’te Aşkale’yi ziyaret etmiştir. Kaynak:T.C.Aşkale Kaymakamlığı
Aşkale’de kumanya takviyesi yaptıktan sonra ilçe çıkışında tekrar Karasu Nehri üzerinden geçerek 11 kilometre sürecek tırmanışa başladım.Bu tırmanışla beraber yol yapımı da başladı ve yol tek şeride düştü.Yaklaşık 5 kilometre kadar yol yapımı ile beraber tırmandım sonrası ise kaymak gibi yolda 6 kilometre tırmanış olarak devam etti.
Tırmanmanın sonunda o tırmanmanın mükafatı bir tabela!!!.Evet,kan ter içinde kalır,oflar,puflarsın,yorulursun ama geçide yada zirve noktasına vardığında orada duran tabela tüm yorgunluğunu alır gider.Sende bir şeyler başarmanın duygusu ile bir hatıra fotoğrafı alırsın.
İşte, özet olarak durum bundan ibaret.
Tepebaşı Geçidi’nden aşağıya saldım kendimi,saldım dedimse son hız inmiyorum.İşin keyfini çıkararak inerken geçitten yaklaşık 6 kilometre sonra Erzincan sınırlarına giriş yaptım.Erzincan il sınırları Ata Yolu projemde 9’ncu il sınırları olacak.Bu tabela ve tünelin ben de bir hatırası var;2019 yılında Ferdi Kızıl ile beraber Ata Yolu-Kurtuluş Yolu projesini yapıyoruz. Ben önde, Ferdi arkada iniş yaparken tam bu tabelanın önünde 3 tır bizi solladı ama ikinci sıradaki tır bana silme geçti.Rüzgarından sersemledim ve yalpaladım,çarpmasına ramak kalmıştı.Ferdi’de olayı görmüş,”çok korktum ağabey,az daha sana vuracaktı ”demişti.Çok şükür badireyi kazasız belasız atlatmıştım.
İlk etaptaki sert iniş olmasa da Tercan’a kadar iniş ağırlıklı yol alarak yoluma devam ettim.
Tepebaşı Geçidi’nden itibaren 1400 rakıma sahip Tercan’a kadar 30 kilometrelikiniş yaptım.Erzurum’dan Tercan’a kadar 94 kilometre kadar yol almışım.Bugünlük bu kadar yeter sanırım,geceyi Tercan’da geçirebilirim.Tercan’a vardım, önce bir Tercan’ı tanıyalım sonra akşam faaliyetine geçebilirim.
Tercan:İl merkezine 88 km uzaklıkta, ilçenin 2000 yılı nüfus sayımı sonuçlarına göre nüfusu 33.643`dür. Nüfusun 11.207`si İlçe merkezinde 22.436`sı köylerde yaşamaktadır.İlçeye 3 Belde, 69 köy ve 116 mezra bağlıdır. Eski bir tarihi olan ilçe, Kanuni Sultan Süleyman zamanında kesin olarak Osmanlı egemenliğine girmiştir.
Atatürk ve Tercan:Mustafa Kemal Paşa Erzurum dönüşü 10 Ekim 1924 günü Erzincan’a tekrar geliyordu. Öğleden sonra saat 13.00’da Tercan’a uğradı.Tercan’lılar büyük hazırlık yapmışlardı. Bu defa Latife Hanım yanında değildi. Onu Kayseri’ye göndermişti. Tercan’da öğle yemeğini yiyen Atatürk, Erzincan’a hareket etti. Akşama doğru Erzincan’a geldi.
Tercan.
Tercan’da dört yol ağzında olan marketten alacaklarımı aldım,soğuk içeceklerimi de aldım,Tuzla Çayı kenarında bulunan parkın yolunu tuttum.2019’da Ferdi ile öğle yemeğimizi burada yemiştik,o zamanlar yeni yapıldığında daha derli topluydu,şimdi biraz bakımsız kalmış gibi!.Ben vardığımda parkta aileler ve gençler olduğundan çadır işine girişmedim.Akşam olmak üzere olduğundan önce yemek işimi halletmek istedim,yemeğimi yerken önce hafiften,sonrada şiddetli bir yağmur başladı.Yağmuru seyrederek yemeğimi yedim,kameriye içinde olmama rağmen bende yağmurdan nasibimi aldım.Tabii bu yağmur parkta benden başka kimseyi bırakmadı, herkes kaçıştı.
Tercan Kampı.
Çadırı kurduğum alanı gözüme kestirmiştim,oraya çadırımı kuracaktım ama ağaç altında kalabalık bir aile yere halıları sermiş piknik yapıyordu.Yağmur yağmasa öyle erken gidecek pozisyonları da yoktu.1 saat kadar süren yağmur ailenin hızlıca kalkıp gitmesine, buranında bana kalmasına sebep oldu.Onlar gitti,biraz toprağın suyu çekmesini bekledikten sonra çadırımı kurdum ve yeri sahiplendim, artık burası benim.Yağmur dinip ortalık normale dönünce bir kaç aile ve genç parka geldi,iyiki buraya erken transfer olmuşum yoksa elden gidecekti.Evet Tercan akşamına böyle başladım,iyi bir yağmur oldu ama sonrasındaki nem bunaltıcıydı.Bugün, Erzurum’dan yola çıkıp Aşkale üzeri Tercan’a vardım ve geceyi Tercan’da geçirmekteyim.Yarın, kısmetse Tercan’dan yola çıkıp Karasu Vadisinde yol alarak Erzincan’a doğru yol alacağım.
14 ncü Gün 25 Temmuz 2023 Erzurum-Aşkale-Tepebaşı Geçidi-Tercan: 94 km
ATA YOLU 12 TEMMUZ 05 AĞUSTOS 2023 (14. Gün Erzurum-Aşkale-Tepebaşı Geçidi-Tercan )
Discussion about this post