Yerleri,anları, nelerle karşılacağını,ne göreceğini önceden tahmin edebilirsin,zamanı ve mekanı ayarlamak elinde.Daha önce de söylemiştim bölgesel tur yapıyorum ve bu bölge benim bölgem, o yüzden nerede, nasıl gezeceğimi ne göreceğimi gayet iyi biliyorum.4-5 günlük bölgesel turumun 1 ve 2 nci günleri geride kaldı,akşam Demircili Yarımadasında kamp yaptım.Mevsim itibari ile burası adeta bana aitmiş hissi verir durumda geceyi geçirdim.Sabah çok erken saatte de uyandım.Bu gün daha batıya yol alarak Batı İzmir Turuma devam edeceğim ama önce 12 Aralık sabahının güzelliğinden güne başlayalım.
3 ncü Gün 12-12-2023 Demircili Yarımadası-Yağcılar-Tatar Köprüsü-Koca Göl:
Demircili Yarımadası’nda Gün Doğumu.
Sabah çok erken uyandım, sabahın ve gecenin rutubeti tüm çadırımın üzerini kaplamış ama bu benim umurumda değil.Benim umurumda olan biraz sonra göreceklerim,yaşayacaklarım.Ben Demircili Yarımadasında daha önceleri de kamp yaptım ve ne göreceğimi bilerek daha gün ışımadan kahvaltı hazırlığına giriştim.Kahvaltımı bu muhteşem gün doğumu manzarası eşliğinde yaptım, herkese nasip olmayacak bu muhteşem sabahı ben tüm güzelliği ile yaşadım.Bu doğa olayı karşısında kahvaltımı keyifle yaptım,tadını son demine kadar çıkardım.
Hava parçalı bulutlu olduğundan gün doğumu manzarası bir süre sonra o muhteşem görüntüsünden uzaklaşıp bulutlar etrafta fink atmaya başladığında da ben yola çıkmaya hazır durumdaydım.Ferdi Kızıl kardeşimin bana iyi yönde bulaştırdığı kamp yeri ayrılış fotoğrafını alıp Demircili Yarımadası kamp yerimden ayrıldım.
2023 yılı sonunda son defa kamp yaptığım, ayrılırken 2024 yılında tekrar görüşmek
üzere diyerek ayrıldığım Demircili Yarımadasına selam verip, Demircili köyüne
doğru harekete geçtim.
Yağcılar.
Demircili-Yağcılar arasındaki 4 kilometrelik küçük indiler,çıktıları olan ve yemyeşil çam ormanları ile dolu yolu aldıktan sonra Yağcılar köyüne vardım.Yağcılar köyünde köy kahvesini (tabelasını görmeseniz de anlayacağınız) sabahın ilk saatlerinde faaliyete geçmeden fotoğraflayıp İçmeler tarafına devam ettim.
Yağcılar’dan sonra önümde İçmeler’e kadar 6 kilometrelik bir iniş var.Sabahın ilk saatleri serin, üşüttürür bir durumda.Fazla üşütmemek için rüzgarlık, eldiven destekli olarak İçmeler’e kadar orman içi inişle yol aldım.İçmeler bölgesinde her zaman yolum düştüğünde ekmek ihtiyacımı giderdiğim fırından ekmeğimi alıp Çeşme yönüne devam ettim.
İçmeler’den sonra Çeşme tarafına yol alıp 1-2 kilometre sonra Karaburun sapağına geldim.Eh buradan sonra ana yoldan gidecek halim yok ya!!!. Karaburun sapağından
sol tarafa dönüp benim favori bölgeme doğru yarı asfalt,yarı mıcır, yarı toprak olan
Tatar Köprüsü.
Karaburun sapağından sonra hafif yukarı eğimli yolda yol alarak benim favori yerime,
Tatar Köprüsü’ne vardım.Tatar Köprüsü ile aramızada bir bağ var galiba,benim için
ayrıcalıklı bir yer burası.Bu güzellik görülmeye değer değil mi?.O zaman bu güzelliği
beraber bir daha hatırlayalım.
Tatar Köprüsü:İzmir ili, Urla ilçesinin, Zeytinler köyünden, Kokar koy’a gidiş yolundadır. Zeytinler köyünden yaklaşık 1 km. uzaklığında eski faal yol üzerinde iken otoyol açılması nedeniyle kullanılmaz olan köprüdür.
Tatar çayının üzerinde olduğundan Tatar Köprüsü diye adlandırılan köprünün, Zeytinler köyüne yakınlığı nedeniyle Zeytinler Köprüsü ayrıca Kokar koy yolu üzerinde olduğundan da ayrıca Kokar Koy Köprüsü diye de anılmaktadır.Halen sağlam ve kullanılabilir durumdadır. Yapımı hakkında kesin bilgiye ulaşamadık.Yaklaşık 30 m. Yüksekliğinde 5-6 m. Genişliğindedir. Büyük köprünün hemen ilerisinde yıkık küçük bir köprü daha vardır.Kaynak:www.erolsasmaz.com
Yağmur’a Yakalanma Anları.
İlk yapılan planlar bazen çöpe gider,sonra ikinci planlar derken, gerçek plan ortaya çıkar.İşte şimdi o gerçek plana yağmur sayesinde dönme zamanı!!!.Sabah niyetim Barbaros-Ildırı üzeri Balıklıova’ya gitmekti,yolda Ildırı tarafında yağmur görünce plan değişti.Zeytineli sahile gidip,biraz gezip tekrar geri dönüp Koca Göl’de geceleyim dedim,Uzunkuyu sonrası Zeytineli yolunda yağmura yakalanınca oda güme gitti.Ve sonunda gerçeklere dönüş oldu. Yağmura yakalanmayacağım en kısa yoldan kamp kuracağım Koca Göl’de karar kıldım.
Koca Göl.
Zeytineli yolundan geri dönüp bir süre yağmur altında yol aldıktan sonra Birgi köyüne vardım.Birgi’ye vardığımda bulunduğum bölgede yağmur yerini güneşe bıraktı ama arkaya baktığımda Zeytineli,Çeşme tarafları kapkara yağmur bulutları ile kaplı idi.Kış günü yağmur altında yol almanın pek zevkli yanı olacağını sanmam!!!,o yüzden erken saatler olmasına rağmen verdiğim kararın yerinde olduğunu anladım.Bu düşünceler ile ilerlerken Koca Göl (Çamlık Göl) bölgesine de varmış oldum.Koca Göl bölgesine vardığımda günü birlik bu bölgeye gelmiş aileler vardı,onların arasından sıyrılıp bir iki fotoğraf alıp eksiklerimi tamamlamak için 2 kilometre ilerideki Barbaros yönüne yol aldım.
Barbaros Köyü Ve Çanakkale Şehitleri.
Barbaros Köyüne geldim,burada yiyecek,içecek yerleri fazla,ihtiyacınızı giderebilirsiniz.
İki tane de bakkal var, ben her zamanki gibi daha mütevazi olanını seçip eksik olan
bir iki nevalemi oradan alıp 18 Mart Çanakkale Şehitler Parkına geçtim.Bu park Barbaros köyünden Çanakkale savaşına giden ve orada Şehit olanlar için yapılmış bir park,köyün hemen girişinde bulunmakta.Parkta üzerinde 36 Şehit isminin yazdığı anıt, Barbaros’tan Çanakkale Savaşı’na giden ve dönmeyenleri simgeler. Çünkü savaştan 4 kişi gazi olarak
Koca Göl Kampı.
Barbaros Köyünden tekrar geceyi geçireceğim Koca Göl bölgesine geldim.Göl bölgesinde
bir kaç fotoğraf daha alırken birazda ördeklere bir şeyler verdim.Sonrasında da yağmur olasılığına karşı ne olur ne olmaz diye çadır kurma aşamasına geçiş yaptım.Çadır kurulacak yer için fazla uğraşa girmeden daha önceki yıllarda kurduğum yere çadırımı kurdum,içini yerleştirdim,şimdi yağmur yağarsa yağsın,korkum yok.Kış günleri hava erken kararıyor, ben Barbaros sonrası saat 17.00 sıraları Koca Göl bölgesine varmış idim,çadır işleri ve ardından yemek hazırlama faaliyeti ve yemek yeme derken saati 18:30 yaptığımda hava kararmış vaziyetteydi. Eh artık işin keyfini çıkarma vakti değil mi?.İşte burada devreye her zaman yanımda bulundurduğum ve sessiz gecelere hafifte olsa müziğin notalarını yayan radyom devreye giriyor.Radyom da sevdiğim paçalar yüklü, yalnız geçen gecelerde radyom benim yol arkadaşım,onsuz olmuyor.Bugün, muhteşem bir gün doğumundan sonra Tatar Köprüsü’nü ziyaret ettim sonrasında da Koca Göl’de kamp durumundayım.Yarına Allah kerim,bakalım ne yapacağım.
Sabah ola hayır ola…..
3 ncü Gün 12-12-2023 Demircili Yarımadası-Yağcılar-Tatar Köprüsü-
Koca Göl:40 km
BATI İZMİR 10-13 ARALIK 2023 (3. Gün Demircili Yarımadası-Yağcılar-Tatar Köprüsü-Koca Göl)
Discussion about this post