Ara ara şiddetlenen yağmur sabaha kadar yağdı.Sabah erken kalkmaya alışık olan ben yine 05:00 gibi erkenden uyandım,kahvaltımı yaptım,toparlandım,yola çıkmaya hazır hale geldim, bunları yaparken yağmur dinmiş hava normale dönmüştü.Kafamda özellikle Sarıkamış için düşündüğüm program şekillenmeye başlamış ve çantaları aşağı taşıma hamlesi var iken yağmur tekrar başladı,yine aynı şiddeti ile…..Evet,yağmurdan çok bahsettim,asıl konumdan uzaklaştım.Dün Bardız-Çakırbaba Geçidi Şehitliği-Sırataşlar rotasını takiben Sarıkamış’a gelip öğretmenevinde konaklamıştım.Bugün Sarıkamış Şehitliği-Allahüekber Dağı Şehitliği-Selim ve Kars planlamam dahilinde.Bakalım planıma sadık kalacakmıyım?
6 ncı Gün 10 Haziran 2023 Sarıkamış-Allahüekber Dağı Şehitliği-Selim-Kars:
Sarıkamış’ta Yağmurlu Bir Sabah.
Hazırlandım yola çıkacağım ama çıkamadım,yağmur tüm hızı ile devam ediyor,üstelik Sarıkamış ormanlarının üstü kapkara bulutlarla kaplı,demek ki daha yağacak….Böyle boş boş beklerken vakitte geçmiyor, oda içinde bir aşağı bir yukarı dolaşıp dururken nihayet 09:30 gibi yağmur dindi.Bunu fırsat bilip hemen çantaları aşağı taşıyıp bisiklete yükledim.Seri olmalıyım, hava durumu öğleden sonrası içinde şiddetli sağanak yağış veriyor.Zaman kısıtlı,yol uzun….
Sarıkamış Harekatı:Birinci Dünya savaşı sırasında Kars, Sarıkamış ve Ardahan’ı Rus işgalinden kurtarmak isteyen Osmanlı Devleti Harbiye Nazırı ve Başkomutan Vekili Enver Paşa’nın emriyle 118.000 kişilik 3.Ordu, 22 Aralık 1914’te Sarıkamış Dağlarını aşarak hedefe ulaşmaya çalışmıştır.Enver Paşa yönetimindeki 3.Ordu savaşa hazırlıksız başlamış, 9,10 ve 11.Kolordular 40-50 c.’lik soğukta kar üzerinde Rus birlikleri ile savaşmış ve bu savaşta 37.000 şehit verilmiştir. Ancak Sarıkamış harekatı aşırı soğuk, açlık ve hastalık yüzünden başarısızlıkla sonuçlandı ve 5 Ocak 1915’te sona ermiştir. Sarıkamış dağlarında hastalanarak ve donarak savaşmadan 60.000 şehit verilmiştir.Kaynak:Şehitlerimiz.org
Sarıkamış Şehitliği.
Sabah ilk durağım Sarıkamış Şehitliği oldu,Şehitlik Sarıkamış mezarlığının yanında.Şehitliğe varınca saygı duruşumu yaptım, Şehitlerimizin ruhuna dua okudum.Tüm şehitlerimizin ruhu şad olsun.
Sarıkamış Şehitliği:Birinci Dünya Savaşı Kafkas Cephesi’nde Rus birlikleriyle savaşan Türk Ordusu, 20 Aralık 1914’de Rus kuvvetlerini kuşatmak için Sarıkamış’da hücuma geçmiştir. Dondurucu soğuk, hastalık gibi nedenlerle şehit olan askerlerimizin gömüldükleri üç ayrı toplu mezar vardır. Şehitlik, 9. Kolordu askerlerine ait olup, 3.700’den fazla şehit bulunmaktadır. 18. Kolordu Komutanlığı tarafından 1957 yılında şehitlerin kabri üzerine bir anıt yaptırılmıştır.Kaynak:Şehitlerimiz.org
9 ncu Tümen Şehitliği.
Dönüş yolunda 9 ncu Tümen Şehitliğine çıkmaya niyetlendim ama öğleden sonra gelecek olan şiddetli yağış uyarısı beni düşünmeye sevk etti.Saat 10:15 oldu ve yolum uzun,Şehitliğe çıkıp inmem 1 saatten fazla olacağından uzaktan duamı okudum, saygımı sundum.
9 ncu Tümen Şehitliği:”Katarina Köşkü”olarak da bilinen tarihi Çar’ın Av Köşküne 200 metre mesafede ve köşkün yanından çıkılıyor.1968 yılında etrafı çevrilerek Askeri Mezarlık statüsünde çevrilen şehitlik, yakın tarihe ışık tuttuğu gibi, Şehitlikte Osmanlı – Rus savaşları sırasında vatan uğruna şehit olan rütbeli veya rütbesiz askerler yatıyor. Şehitlikte mevcut mezarların baş taşlarında ise yurdun birçok şehrinden gelerek Sarıkamış’ta şehit olan Mehmetçiklerin adları yazıyor.
Katherina Av Köşkü: 19. Yüzyıl sonunda, 1896 yılında dönemin Rus Çarı 2.Nikola tarafından, Baltık mimari tarzında, Doğu-Batı istikametinde inşa edilen bina dikdörtgen planlı olup, üç bölümden oluşmaktadır.Kışlık Av Köşkü, Sarıkamış ormanları içerisinde bulunan ve günümüze kadar özgün mimarisini koruyarak ulaşabilmiş tescilli taşınmazlardan birisidir. Köşk 1994 yılına kadar askeri amaçlı olarak Sarıkamış Tugay Komutanlığı denetiminde kalmış, daha sonra mülkiyet sahibi hazineye devredilmiştir. Kaynak: Kars Kültür ve Turizm Müdürlüğü
Yağmur dindi ama rutubeti her yeri sardı,en ufak harekette terliyorsun,bereket kuzeye doğru yolculuk yapıyorum da biraz serinliyorum.Ben böyle derken dün apar topar girdiğim Sarıkamış’tan aheste aheste çıkıyorum.Bu anı değerlendirerek bir hatıra fotoğrafı aldım.
Allahüekber Dağı Şehitliği.
Sarıkamış’tan ayrılıp Erzurum-Kars yoluna çıktım ve tam yol ayrımında Allahüekber Dağı Şehitliğine ziyarete başladım.Allahüekber Dağı Şehitliği tanıtım kitabelerinde bulunan yazıyı olduğu gibi buraya aktarıyorum. Bu yazı aynı zamanda benim projemin başından beri Sarıkamış Harekatı ile ilgili bilgi verdiğim harekatın özünü yansıtmakta.
Allahüekber Dağı Şehitliği :Birinci Dünya savaşı sırasında Kars, Sarıkamış ve Ardahan’ı Rus işgalinden kurtarmak isteyen Osmanlı Devleti Harbiye Nazırı ve Başkomutan Vekili Enver Paşa’nın emriyle 118.000 kişilik 3.Ordu, 22 Aralık 1914’te Sarıkamış Dağlarını aşarak hedefe ulaşmaya çalışmıştır.Enver Paşa yönetimindeki 3.Ordu savaşa hazırlıksız başlamış, 9,10 ve 11.Kolordular 40-50 c.’lik soğukta kar üzerinde Rus birlikleri ile savaşmış ve bu savaşta 37.000 şehit verilmiştir. Ancak Sarıkamış harekatı aşırı soğuk, açlık ve hastalık yüzünden başarısızlıkla sonuçlandı ve 5 Ocak 1915’te sona ermiştir. Sarıkamış dağlarında hastalanarak ve donarak savaşmadan 60.000 şehit verilmiştir.Sarıkamış harekatında 100.000’e yakın Şehitin anısına Kültür Bakanlığı, 10 Ekim 1996’da Sarıkamış’a 6 km uzaklıkta Kars-Erzurum yolu üzerinde, bir anıt yaptırmıştır.Kaynak:Şehitlerimiz.org
Allahüekber Dağı Şehitliği ziyaretinden sonra düz sayılabilecek bir yolda Kars istikametine doğru yol almaya başladım.
Selim.
Karabulutların takibi altında ve kuzeydoğu rüzgarını sağ ön cepheden alarak Selim ilçesine ulaştım.Selim’e vardığımda öğle vakti olduğundan alışveriş arayışına girmeden gözüme kestirdiğim ve gayet temiz olan pidecide yemeğimi yedim.Yemeğimi yerken bu yağışlı ortamda kamp yapmanın sakıncalarını bildiğimden Kars Orduevi ile irtibata geçtim, kendime oda ayırttım.Yemekten sonra fazla oyalanmadan Selim’den ayrıldım.
Selim: Kuruluş yılı kesin olarak saptanamayan ilçemizin ismi konusunda çeşitli söylentiler içinde en yaygın olanı Malakanlar tarafından Nova Selim adıyla kurulduğudur.1823’te İranlılarla yapılan Erzurum Antlaşmasından sonra bölgede Çarlık Rusyası ile mücadele başlamıştır.1855 Kırım,1877-1878 savaşları sonucunda 1918’de Brestlitovsk Antlaşması yapılmış, ardından ermeni tehdidi ve saldırıları bölgeyi harabe haline getirmiştir. Nihayet Büyük Önder Atatürk’ün başlattığı İstiklal Savaşı ile İlçemiz 30 Eylül 1920’de ermeni işgalinden ilçemize giren ilk birliğin komutanı Şehit Yüzbaşı Reşit BALKANLI tarafından kurtarılmıştır.Cumhuriyetin ilanı ile 1957 yılına kadar nahiye olarak Sarıkamış İlçesine bağlı iken 27.06.1957 tarih ve 9644 Sayılı Resmi Gazetede yayımlanan 7033 Sayılı Özel Kanunla ilçe statüsü kazanmıştır.İlçemiz Doğu Anadolu Bölgesinin en yüksek yaylaları üzerinde yer alır. Erzurum’un kuzeyinden Çıldır Gölü’ne kadar uzanan Allahuekber Dağları ile Kızılgedik Dağları ilçemizin kuzeyinde uzanmaktadır. Güneyinde Aladağ-Akbaba Dağı ve Karanlık dere, batıda Sarıkamış Ormanları ile Kumru Dağı ve doğuda Kars Ovası ile çevrilmiştir. Doğusunda Kars İli, Batısında Sarıkamış İlçesi, Kuzeyinde Göle İlçesi ve güneyinde Kağızman İlçesi bulunmaktadır.Deniz seviyesinden ortalama yüksekliği 1830 metredir.Kaynak:T.C.Kars Valiliği
Selim’i terk edip Kars yönüne yöneldiğimden kısa bir süre sonra şiddetli rüzgar ile birlikte yağmura yakalandım.Yağmur öyle böyle de değil bayağı şiddetliydi,dolu ve şimşek ise cabası!!!!
Kars’a Varış.
Yağmur ve rüzgar olayını atlatıp Kars’a doğru devam ettim ama tedirginim, kara bulutlar Sarıkamış tarafında toplanmış hızla geliyor.Ben son sürat yol alıp Kars’a girmeye çalışırken olan oldu. Kars’a 5 kilometre kala Kafkas Üniversitesi civarı aniden şiddetli fırtına ve yağmur sağanağının altında kaldım,sonrası fındık büyüklüğünde dolu.Hemen yolun karşısındaki Kredi ve Yurtlar Kurumu Kız Öğrenci Yurdu giriş güvenlik görevlisinin yanına kendimi zor attım. Yağmur hafifleyinceye kadar orada kaldım.Sonrada yağmura aldırış etmeden sel suları içinde kalan Kars caddelerini aşarak saat 17:00 sıraları Kars Orduevine intikal ettim.Kaydımı yaptırıp, çantaları hemen odanın banyosuna sokup güzelce temizledim.Bu gece Kars orduevindeyim,ilk işim şahsi temizlik,kendime çeki düzen verme, perişanlıktan kurtulma,yemek yeme ve dinlenme.Bugün son anları hariç güzel bir gündü,yarın programda Kars Şehitliği,Tabyalar ve kültürel tur var,öğleden sonrası hava durumuna bağlı,bakalım programa uyabilecekmiyim… Zaten hava bültenleri sinirimi bozuyor, galiba bir hafta boyunca şiddetli yağışlar olacak.
6 ncı Gün 10 Haziran 2023 Sarıkamış-Allahüekber Dağı Şehitliği-Selim-Kars:66 km
7 nci Gün 11 Haziran 2023 Kars Şehitliği-Kanlı Tabya-Kafkas Cephesi Harp Tarihi Müzesi-Kars Kalesi-Kars Müzesi:
Bugün 11 Haziran 2023 pazar sabahı,orduevinde pazar günleri sabah kahvaltısı 08:00’de başlıyor,ben de bu düzene uydum ve kahvaltımı pazar sabahına has yaptım.Bugün,özellikle sabah bölümünde Şehitlikler ve kültürel tur ağırlıklı olacak,hava durumu müsaade ederse öğleden sonrası içinde planlarım var.
Kars Garnizon Şehitliği.
Sabah ilk ziyaret yerim Kars Garnizon Şehitliği oldu,burada şehitlerimize saygımı ve dualarımı sundum.Ruhları Şad olsun.
Kars Garnizon Şehitliği:93 harbi olarak bilinen 1877-1878 Osmanlı-Rus Harbi ve İstiklal Harbi Şehitlerinin mezarlarının bulunduğu şehitliğe daha sonraki yıllarda İç Güvenlik Harekatında Şehit olan askerlerimizde defnedilmiştir.100’den fazla şehidin bulunduğu Kars Garnizon Şehitliği,1920 yılında yapılmış olup sonradan bakımı yapılmıştır.Kaynak:Şehitlerimiz.org
Kars’ta sonraki ziyaret yerim Kanlı Tabya oldu,arzu ederseniz Kanlı Tabya’yı okuyup öğrenelim öyle gezelim,ben öyle yapıyorum.
Kafkas Cephesi Harp Tarihi Müzesi (Kanlı Tabya)- Kars
19’uncu yüzyılda, Rus ordularının istilasına karşı şehrin savunulmasında önemli işlevlere sahip olan tabyalar, 1828’deki Rus saldırısının püskürtülmesi, 1855’teki Kars Zaferi’nin kazanılması ve 1877-1878 Osmanlı-Rus Savaşı sırasında savunma amaçlı kullanılmıştır.Kanlı Tabya binası 1803’te Padişah III. Selim Döneminde “Yeni Tabya” ismiyle yapılmış tabyalarımızdandır. 1828 yılında, Rusların Kars’a yaptıkları saldırılarda, bir gece baskını sırasında tabyadaki askerlerin tamamı şehit edildiği için bu tabyanın adı literatüre Kanlı Tabya olarak geçmiştir.Kanlı Tabya binası Kars şehrini güney cepheden korumak için yapılmış ve günümüze kadar mimari özelliklerini koruyarak ulaşmıştır. Ruslara karşı 1855 yılında Tabyalar Savaşı olarak da bilinen Kars Zaferi’nden sonra Padişah Abdulmecid 3 bin adet Kars Madalyası yaptırıp Kars şehrine göndermiştir.Kafkas Cephesi Harp Tarihi Müzesi’ne dönüştürülen Kanlı Tabya binası ülkemizdeki interaktif müzeler arasında yer almaktadır.Müzenin 8 ana salonunda 1828 yılından Cumhuriyet’in ilanına kadar bazı önemli olaylar interaktif olarak sergilenmektedir.Kaynak: Kars Müzesi Müdürlüğü
Beyaz Vagon.
Müze Bahçesine Getirilen Beyaz Vagon ;Kars’ın kurtarıcısı 15. Kolordu Komutanı Kazım Karabekir Paşaya 13 Ekim 1921 Kars Antlaşması için şehrimize gelen Rus Generalleri tarafından hediye edilen Beyaz Vagonu Kazım Karabekir Paşa Kolordu Komutanlığı yaptığı yıllarda Kars – Erzurum arasına özel vagonu olarak kullanılmıştır.Kaynak:T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı
Dün akşamdan beri Kars’tayım, Kars’ı anlatmayı unuttuğumu sandınız değil mi?,hiç öyle şey olur mu?,dün Kars’a paldur küldür girmiştim,başımdan aşağıya sağanak yağmur altında,ben can derdin de iken nasıl Kars’ı anlatayım. Bakın şu an da müsaitim ve Kars’ı anlatıyorum.
Kars: Türkiye’nin rakımı en yüksek il merkezlerinden biri olan, köyleri ile birlikte nüfusu 100 bini aşan şehirlerinden biridir. Merkez ilçeye bağlı, 23 mahalle ve 72 köy bulunmaktadır. Çeşitli etnisitelerin birlikte yaşadığı il merkezinde kültürel farklılıklardan ve zenginliklerden bahsetmek mümkün olup kozmopolit bir yapı söz konusudur. Kars, Kültür ve Turizm Bakanlığının 2023 yılı için Türkiye Turizm Stratejisi 2023 ve Turizm Stratejisi Eylem Planı kapsamına alınan 15 il merkezinden birisidir. Bu proje ile hedeflenen, il merkezlerini “Kültür Turizmi Geliştirilecek Marka Kentler” ilan edip gelişmelerini sağlamaktır. Kars merkez ilçesi, Doğu Anadolu Bölgesi’nin, Erzurum – Kars Bölümü’nde yer alır. Kuzeyinde; Susuz, Arpaçay ve Akyaka’la, doğusunda; Ermenistan’la, güneyinde; Digor ve Kağızman’la, batısında ise Selim ve Erzurum sınırlarıyla çevrilidir. Rakımı ortalama 1768 metreyi bulan Kars arazisinin büyük bölümü yaylalardan oluşur. Akarsu vadileriyle yer yer parçalanan yörede yaylalar dalgalı düzlüklerden oluşur. Kars ilinde yer alan önemli yükseltiler olan Allahuekber Dağları, Kısır Dağı, Akbaba Dağı, Aladağ ve Aşağıdağ’ın bir kısmı merkez ilçe sınırları içerisindedir. Kars Çayı, kentin güneybatısından geçer. Kent aynı adlı ovanın üzerinde kurulmuştur.
Kars Kalesi: Merkez Kale, İç Kale veya Stadel olarak anılır. M.S. 1153 yılında Selçuklulara bağlı Saltuklu Sultanı Melik İzzeddi’in emri ile Veziri Firuz Akay tarafından yaptırılmıştır. Kenti çevreleyen dış kale surları da 12. yy’da inşa edilmeye başlanmış 1386 tarihinde Timur tarafından yıkılan kale 1579 yılında Osmanlı Padişahı III.Murat’ın fermanı ile Kars’a gelen Lala Mustafa Paşa tarafından kale ve dış cephe surları yeniden yaptırılmıştır.(Kale kalıntılarında dört köşe mermer kitabe bulunmuş dış surların kapısına koydurulmuştur. Bu kitabeye göre “1152 yılında Sultan Melik İzzetin’in emri ile Veziri Firuz Akay tarafından yaptırılmıştır. Kaleyi 1386 yılında da Timur yerle bir etmiş, 1579 yılında tekrar III. Murat’ın emriyle Lala Mustafa Paşa yeniden yaptırmıştır.”) 1616 ve 1636 yıllarında 2 defa onarımdan geçmiş, şehir merkezine bazı eserler eklenmiştir. 1877-1878 Osmanlı-Rus savaşından sonra 40 yıllık Rus işgalinde tahribatlara uğramış, orijinal özelliğini ve kullanımını yitirmiştir.Kars Kalesinin dış cephe surları kesme bazalt taştan yapılmış olup yük istinat duvarları ile çevrilidir. Üç büyük kapısı bulunmaktadır. Bunlar;Sukapısı veya Çeribaşı kapısı (batıda),Kağızman kapısı (Ortakapı),Behram Kapısı veya Bayrampaşa kapısıdır.Kalenin kuzeydeki ana giriş kapısı kale önündeki boşluğa açılmaktadır. Bu yapılar arasında kalenin en yüksek noktası olan kale burcuna doğru taş döşemeli bir cadde mevcut olup caddenin bitiminden itibaren merdivenlerle kale burcuna ulaşılmaktadır. Kars Kalesi içerisinde 12. yy’dan kalma Celal Baba Türbesi, Askeri Koğuşlar, Tarlalar, Cephanelik ve bir adet Mescit yer almaktadır. Sit alanı olarak ilan edilen Kars Kalesi Kentten bakıldığında etkileyici bir görünüme sahiptir.Kaynak:Kars Belediyesi
Kars Çayı: Türkiye’nin kuzeydoğusundaki Kars ilinde bir nehirdir. Kars Çayı’nın kaynağı ilin güneybatısındaki Allahuekber Dağları Sıradağları’dır. Başlangıçta ilçe ve aynı adı taşıyan ilçe kasabası Selim üzerinden ağırlıklı olarak doğu yönünde akar. Daha sonra kuzeye dönerek il merkezi Kars’tan geçer.
Kars Müzesi: Kafkaslardan Anadolu’ya girişte ilk yerleşim merkezi olma özelliğini taşıyan Kars, bir çok uygarlığın geçişine tanıklık etmesi sebebi ile binlerce yıldan bu yana iskan edilmiş antik bir yerleşim merkezi özelliğine sahiptir. İpek Yolu üzerinde yer alan antik Anı Ören Yeri’nin ve bölgedeki yoğun arkeolojik yerleşmenin oluşturduğu taşınır ve taşınmaz kültür varlıklarının korunması ihtiyacını karşılamak üzere ilk olarak 1959 yılında Vilayet Konağı’nda Müze Memurluğu kurulmuştur. Daha sonra bölgeden toplanan eserlerin çoğalması sebebiyle 1964 yılından 1978 yılına kadar Kümbet camii olarak da bilinen “Havariler Kilisesi” müzeye dönüştürülerek sergileme yapılmış, nihayet 1978 yılında İstasyon mahallesinde yeni yapılan modern müze binası 1981 yılında hizmete açılmıştır. Modern Kars Müzesi günümüzde arkeolojik, etnografik ve taş eserlerin sergilendiği önemli müzelerimiz arasında yer almaktadır.Kaynak:Türkiye Kültür Portalı.
ANADOLU 2023-SARIKAMIŞ HAREKATI.
İşler planladığın gibi gitmeyebilir,program dışına çıkabilirsin ya da pes edip benden bu kadar diyebilirsin.Şartları zorlamamak gerek, hele doğa ile olan şartlar hiç bir zaman zorlanmamalı.Doğa ile oyun oynanmayacağını, doğanın şakası olmadığını çok iyi bilenlerdenim, doğa karşısında tamam Şafak buraya kadarmış diyebilen biriyim.Turun 2 nci günü Pasinler ovasında hafif fragman yaşadım diyelim,5 nci Gün Sarıkamış Ormanlarına ne demeli, fırtına,şiddetli yağış ve şimşekler,ona da ağır fragman diyelim.Dün, Kars girişindeki neydi öyle,sırtıma adeta çivili sopa ile vurdular,dolu taneleri o kadar acıttı yani, kafa sağlammış ki bir şey olmadı.Meteoroloji 1 hafta boyunca bölgede şiddetli sağanak yağış uyarısı verirken devam etmenin bir anlamı yok.
İlk planladığımda üç bölümden oluşup Sarıkamış Harekatını,Kültürel Turu ve Ego Tatmini ile Rekor Egaleyi kapsayan Anadolu 2023 turum Sarıkamış Harekatı bölümü ile nihayete erdi.Bu bölüm zaten proje bazlıydı,Sarıkamış Harekatı’nı işleyecektim,tam da öyle oldu.Anadolu 2023 turu yerine turumun adı Sarıkamış Harekatı oldu,yakışırda.Bu yıl yapacağım iki projeden birini teşkil ediyordu, öyle oldu,Temmuz ayı itibari ile Ata Yolu projemde görüşmek üzere,sağlıcakla kalın.
Ben yarın eve dönüyorum çünkü!!!!
Discussion about this post