Üç ihtiyarla bir genç gezginin Salda Gölünde buluşması çok ıslak ve sıcak oldu…. Akşam yemek faslından sonra tatlı tatlı muhabbet ettik,hızlıca nerelerden nasıl geldiğimizden bahsettik.Dışarı da yağmur, ihtiyarlar muhabbette derken,bir süre sonra hepimizi uyku bastırdı,bunda dışarıda ki yağmurunda etkisi var her halde, hepimize ağırlık çöktü Ferdimen hariç.Sonra herkes çadırına çekildi. Geceler uzun ve sessiz olur ama bu gece yağmur hiç durmadığından çadırın tepesine her düşen damla içeri ses olarak geri döndü.O sese bile insan zamanla alışıyor,bir süre sonra olağan bir ses haline geliyor ve uzun ve deliksiz bir uykuya dalıyorsun. Taaa kiiii,biyolojik saatin kalk deyinceye kadar.
Sabah uyandığımda bir bakıyorum, gece yağan yağmur yerini güneşe bırakmış,bakalım ne kadarlığına bırakmış onu gün içinde göreceğiz.
Yeni güne Salda Gölünde başlayalım artık,sonrasına bakarız…..
7 NCİ GÜN 29 MAYIS 2015 SALDA GÖLÜ-SERİNHİSAR- TAVAS:
Salda Buluşması.
Şafak OMAÇ,Ferdi KIZIL,Urim BABACAN ve İrfan ÖZDEN.
Farklı rotalardan gelip,hepimiz Salda Gölünde buluştuk.Yine yollar ayrılacak,herkes kafasındakini gerçekleştirecek.Bazı anlar vardık ki fotoğraflar da unutulmaz olur, bu öyle bir şey işte!!! Bizde buluşmamızın pozunu veriyoruz. İrfan ve ben farklı yerlerden gelmiştik,yine farklı yerlere gideceğiz. Urim ve Ferdi’ yi burada bırakacağız,onlar festivale katılacak.İrfan hazırlandı, vedalaştı ve yola çıktı. İrfan’ ın istikameti Başmakçı olacak. Ferdi ve Urim kamp yerine iki gün önceden geldiklerinden ve yağmur dolayısıyla çadırların etrafını güzelce istihkam yapmışlar.Bu kadar yağmurda başka türlü korunulmaz zaten.
Ferdi bu işleri çok sevmiş ki!!!! kazma kürekle dolaşıyor.
Urim ve Ferdimen ikisi çok iyi anlaşmışlar ve çok uyumlular.Kafalarına göre çok güzel tur yaparak buralara kadar geldiler. Benim acelem olmadığından biraz daha zaman geçiriyorum.
Biraz da fotoğraf çekimi yapıyoruz.
Yağmur deseniz zaten yağacak,bakalım ne zaman? şimdiden gam etmeye değmez.Artık ayrılık zamanı,vedalaşıyoruz,iyi dileklerimizi karşılıklı sunuyoruz.
Yola çıkma zamanı,yolcu yoluna gerek.
Şafak Yollarda Ve Salda Plajı.
Veda merasiminden sonra Salda Gölü kamp yerinden ayrılıyorum.Eşyaları yarı sardım, ne olur ne olmaz diye.Bu gün istikamet Serinhisar-Tavas tarafı olacak. Burası kamp yaptığımız alanın sahili. Dün yağmur altında gelmemiş olsaydım girerdim ama nasip değilmiş.Bu günde yolculuk var.Demek ki başka zaman yine geleceğim.
Salda Gölü ve Kayadibi.
Salda gölü sabahın durgunluğunda,renginin tüm güzelliğini sunuyor.Bulunduğum yerden manzara seyredilmeye değer.Çok hoşuma gidiyor burası.Bir süre seyrediyorum.
Salda Gölü, Burdur’un Yeşilova ilçesinde, ilçe merkezine 4 km uzaklıkta, ormanla kaplı tepeler, kayalık araziler ve küçük alüvyal ovalarla çevrili hafif tuzlu karstik bir göldür. Göller bölgesi içindedir. Yüz ölçümü yaklaşık 44 kilometrekaredir. 184 metreye varan derinliği ile Türkiye’nin 2 nci en derin gölüdür Kış aylarında önemli sayılarda barındırdığı pasbaş, patka ve dik kuyruk ördek Salda Gölü’nün uluslararası öneme sahip sulak alanlar içerisinde yer almasını sağlamaktadır. Çevresi karaçam ormanlarıyla çevrili olup plajları vardır. Göle 1989 yılında Doğal Sit Alanı statüsü verilmiştir. Suyunun temizliği ve turkuaz rengiyle oluşan güzel manzaranın yanı sıra, güneybatı ve güneydoğu kıyılarında yer alan küçük kumsallar alanın rekreaktif amaçlı kullanımına olanak sağlamaktadır. Salda Gölü Burdur ilinin yaklaşık 60 km. batısında yer alır. Türkiye’nin en derin, en temiz, en berrak özelliklere sahip gölü olarak tanınıyor. Deniz seviyesinden yüksekliği 1140 m.’dir. Göl suyunun terkibinde magnezyum, soda ve kil bulunması bazı cilt hastalıklarının tedavisinde yararlı sonuçlara sebep oluyor. Uzmanların yaptığı araştırmalara göre göl suyu sivilcelere iyi geliyor. Gölün arka kısmında kalan orman örtüsü keklik, tavşan, tilki, yaban domuzu, göl ise yaban ördeklerine ev sahipliği yapıyor. Göl içindeki suların çekilmesiyle görülmeye başlayan yedi beyaz ada bulunmaktadır. Gölün doğusunda Yeşilova ilçesi, güneybatısında Salda, kuzeybatısında Doğanbaba ve kuzeydoğusunda Kayadibi köyleri yer almaktadır. Son 20 yıldır, göl seviyesinde 3-4 metreyi bulan bir çekilme olmuştur. Halen çekilme devam etmektedir.
Salda Gölüne veda etmeden önce birer hatıra fotoğrafı alıp Serinhisar tarafına yol almaya başlıyorum.
Salda Gölü,Yağmur Bulutları Ve Rüzgar.
Bu sıcak hayra alamet değil!!! Havada yağmur sıcağı var,eli kulağında yağacak. Gölün karşı kıyısında ve benim önümde bulutlanma çoğalıyor.
Salda Gölü ve çevresi ile ilgili son fotoğraf…..
Bu pozu çektikten sonra hızlı bir şekilde eşyaları sardım,kendimi de korumaya aldım.Çok şiddetli rüzgar ile beraber şiddetli bir yağmur başladı.Güney Köyüne kadar şiddetli yağmur eşliğinde gittim. Köye vardığımda sudan çıkmış balık gibiydim.Bir kahve de soba yanıyordu, kıyafetlerimi değiştirip bir süre soba başında ısındım.
Salda gölü ile Güney köyü arasındaki küçük rampada hem çıkarken,
hemde inerken bayağı ıslandım.
İğde Çiçekleri Ve Yağmur.
Güney Köyünde 1 saatten fazla oyalandım,yağmurun şiddeti geçince tekrar yollardayım.Yağmur hafiften devam ediyor.Ana yoldan ayrılıp yağmurda daha iyi olacağını tahmin ettiğim Yatağan yoluna sapıyorum,Serinhisar’a bu yoldan gideceğim.
Karahüyük-Yatağan köyü arasındaki iğde çiçekleri yağmurla beraber çok güzel kokuyorlar.
Yağmurda Yolculuk Bir Başka Oluyor!!!!
Ana yolda gitmektense köy yollarını tercih ediyorum.Ve bu köy yoluna giriyorum.Birden bire trafikte sıfıra iniyor. Karahüyük-Yatağan köy yolundayım ve yağmur durup durup yağıyor.Keyifli bir yolculuk oluyor.
Yoldayım ve Islağım.
Yatağan köyüne varınca ayak poşetlerini tazeliyorum.Böyle olunca fazla ıslanmıyor ve sıcak duruyor.Size bir tiyo vereyim,poşetin alt uçlarına ön ve arka olmak şartıyla iki delik açarsanız ayağınız hem hava almış olur hemde içeri giren su tahliye olur.(Ayağımda sandalet var.) Benim de bir zamanlar toplarım vardı.O kadar yağmurdan sonra bile.
Hala neşemin yerinde olduğunun ispatıdır.
Serinhisar’a varmak üzereyim ve Denizli istikametinde yağmur bulutları gözüküyor. İstikametim de o taraf olduğuna göre yağmur kaçınılmaz, zevk almaya bak Şafak.
Honaz Dağı.
Serinhisar-Denizli arasındaki rampayı çıkıyorum.Sağ ön tarafımda Honaz dağı ve yağmur bulutları.Ben bu fotoğrafı çekerken yağmur hızlandı.
Vakit ikindi vaktine yakındı.Hoş geldin kırk ikindi yağmuru.Bu günde nasibimizi alalım.
Honaz Dağı;Denizli ilinin güneydoğusu boyunca, Ege ve Akdeniz Bölgelerini ayıran doğal sınır olarak uzanan bir dağ olup 1995 yılında milli park ilan edilmiştir. Honaz Dağı Ege bölgesinin en yüksek zirvesidir (Rakım : 2571 m).
Tavas’da Son Durumum!!!!!!.
Serinhisar-Tavas arasındaki 24 km lik yolun 20 km sini yoğun yağmur altında aldım.Yağmurluk bile bazı zamanlar fayda etmiyor.Zaten dışarıdan yağmur,içeriden ter yine ıslanıyorsun.Heybeleri iyi sarmışım ki onların içindekiler ıslanmadı,bu benim kurtarıcım oldu.Tavas ilçe merkezine geldiğimde yağmur devam ediyordu.Çadır kuracak halim olmadığı gibi akşam serinliği üşüttürmeye başlamıştı.Hafiften titreme ile beraber bir otele kapağı attım ve kurutma işlemine başladım.
Üstüne birde sıcak duş olunca keyfim yerine geldi….
Akşam ne mi oldu?Yağmurdan eser yok,ben otele girdikten sonra dindi.Üstelik rüzgar da çıktı,demek ki bir daha yağmayacak.Ben de dışarı çıkıp erzak tazelemesi yaptım.Odam da yemeğimi yapıp afiyetle yedim.Sonra da dinlenmeye çekildim.
Bu gün olanlar: Dostlardan ve Salda gölünden ayrılmak zordu ama bütün gün yağmur yemek daha da zordu!Yarın,yine yolculuk var…..
7 nci gün Salda Gölü-Serinhisar-Tavas : 73 KM
GÖLLER BÖLGESİ TURU 23 MAYIS-01 HAZİRAN 2015 (7 NCİ GÜN SALDA GÖLÜ -SERİNHİSAR-TAVAS)
Discussion about this post