Tura yani yola çıkalı bu sabah itibariyle 7 gün oldu.
Altı gün boyunca nerelerden geçmiş,neler ile tanışmışım bir göz atmakta fayda var. İlk altı günde; Büyük Menderes nehrinin doğuşu ve bereketlendirdiği topraklara tanıklık ettim. Kumalar Dağı ve Kocatepe’ ye tırmandım. Frig Yolu,Frig Vadisi,Yazılıkaya, Midas Şehri rotam dahilindeydi. Sakarya Nehrinin doğuşunu gördüm. Porsuk Çayı ile arkadaşlık ettim. Şu ana kadar çok zevkli ve yararlı bir yolculuk yaptım.Turum devam ediyor. Bu bölümde de muhteşem coğrafyalarda,sularda,doğada yol almaya devam edeceğim. Porsuk Çayı ile arkadaşlığımız bir süre daha devam edecek.
Murat Dağı ile tanışacağım. Murat Suyu ile buluşup, Gediz Nehrinin doğuşuna tanıklık edeceğim. Şaphane ve Simav Dağına selam çakacağım. Simav Çayı ile yolculuğa çıkacağım.
Yani yine güzelliklere yelken açacağım……
7 nci Gün 06 Haziran 2017 Alayunt-Kütahya-Altıntaş-Oysu -Saraycık:
Alayunt Kamp Yerim.
Alayunt,Kütahya’nın merkez köyü ve ben ona akşam misafir oldum.
Geceyi bu parkta kamp atarak geçirdim.Sabah oldu ve şimdi yola çıkma zamanı.
Porsuk Çayı.
Porsuk Çayı ile muhabbetimiz hala devam ediyor.
Alayunt’ tan Ziğra yönüne giderken üstünden geçip yönümü Kütahya’ya çeviriyorum.
Çok Doğru.
Ziğra’ dan Kütahya içine girip ana yola çıktım.
Bir süre Kütahya-Afyonkarahisar yolunda yol alacağım, bu yol ormanlık ve yeşilin hüküm sürdüğü bir coğrafya da yer alıyor. Orman Bakanlığının bir çok uyarı levhası dikkatimi çekiyor.Onlardan birini buraya koymaktan bir sakınca görmedim.Bu uyarı levhası aslında çok şeyler anlatıyor.
Altıntaş-Gediz Yolu.
40 Kilometre kadar ana yolda yol aldıktan sonra Altıntaş ilçesine vardım.
Altıntaş’ ta gerekli ikmalimi yaptıktan sonra Altıntaş-Gediz yoluna sapıyorum.
Su Sarnıçı.
Yol boyu bir çok defa karşılaştım. Suyun olduğu her bölgede var.Daha serinleme ihtiyacı duymadım,duyarsam hemen yanı başında duracağıma eminim.
Yolum Ve Murat Dağı.
Pınarcık-Oysu istikametine olan yolculuğum devam ediyor.
Murat Dağı görüş alanıma girmeye başladı. Murat Dağına yaklaştıkça buraların suları ve yeşillikleri değişmeye başladı.Bölgeye su sağlayan Murat Dağı hayatı da zenginleştiriyor.
Kızıltaş Deresi.
Kızıltaş Deresi,Murat Dağından doğarak Porsuk Çayı ile buluşuyor. Porsuk Çayının
iki önemli dalından biri. Kızıltaş Deresinin doğduğu topraklarda yol aldıkça
Porsuk Çayı ile arkadaşlığımız da devam ediyor.
Pınarcık.
Pınarcık köyünde eski bir ev,Pınarcık Köyü içinden geçerek, Oysu istikametine
yol almaya devam ediyorum.
Kızıltaş Deresine Veda.
Yeşilyurt ve Oysu köylerine kadar Kızıltaş deresi ile olan yolculuğum artık son buluyor. Kızıltaş Deresi doğduğu Murat Dağına yönünü çevirirken ben de yolumda, Saraycık köyüne doğru yol almaya devam ediyorum.Bu bölgede Kızıltaş Deresi ile vedalaşmak bir anlamda Porsuk Çayı ile de vedalaşmak oluyor.
Oysu-Saraycık Yolu.
Tatlı bir tırmanış ile Saraycık Köyüne doğru yol alıyorum.
Geride bıraktığım Oysu Köyü yönünde neler bırakmışım bir bakıp bu fotoğrafı albüme ilave ediyorum.Ne kadar güzel bir yolda ve coğrafya da yol aldığımın kanıtı bu olsa gerek.
Saraycık Köyü.
Her çıkışın bir inişi olduğu gibi bu çıkışın inişi de Saraycık oluyor.
Saraycık Köyü göründü,buraya kadar 80 kilometrenin üzerinde yol yaptım.
Muhtemelen Saraycık benim kamp alanım olacak.
Kamp Yerim.
Taşımalı Eğitim sistemine geçildiğinden beri köylerdeki okullar atıl duruma geldi.Bazıları kültürel faaliyetlere ev sahipliği yaparken, bazıları da boş boş duruyor.Saraycık Köyünde de ilk ve orta okul boş duranlardan.Okulun bahçesi bu gece benim kamp alanım olacak.
Köyde bir bakkal var, benim alışveriş yerim oluyor.Sonrasında hemen karşımdaki cami ye gidip günün temizliğini yapıyorum. İmama göre abdest, bana göre komple duş…… bidon bidon su dökünmek iyi geliyor,kendime geliyorum.Biraz da yanıma su alıp, tekrar okul bahçesinde, kamp yerindeki yerimi alıyorum.
Bundan sonra yorgunluğu atma ve yarına hazırlanma zamanı.
7 nci Gün Alayunt-Kütahya-Altıntaş-Oysu-Saraycık Rotası:86 KM
8 nci gün 07 Haziran 2017 Saraycık-Murat Dağı-Murat Suyu-Gediz-Gediz Nehri-Abide-Simav-Demirci:
Saraycık.
Kamp yaptığım Saraycık Köyü çok eski bir köy.Fotoğrafta görünen eski evlerden çok var. Bazılarında oturanlarda var.Köylülerle konuştuğumda,köyde pek genç olmadığını ile çalışmaya gittiğini,köyde genelde yaşlıların kaldığını söylediler. Hakikaten de öyleydi,
hep yaşlılarla karşılaştım ama hepsi de dinçti.
Çukurören Yolu.
Saraycık’tan ayrılıp yönümü batıya, yani Çukurören-Gediz istikametine çeviriyorum.
Önümde orman yolu ve ardında karlı tepeleri ile Murat Dağı var.
Murat Dağı.
Murat Dağı,Kütahya ve Uşak illerinin en yüksek dağıdır,rakımı 2312 Metredir. Uşak ve Kütahya illerinin doğal sınırını oluşturur. Murat Dağı güneyindeki Banaz Çayı ile Büyük Menderes nehrine; kuzeybatısındaki Murat Çayı ile Gediz nehrine olmak üzere
Ege Denizi’ne su gönderir.
Murat Dağı Hatırası….
Akarsulara kaynaklık eden ve onların doğmasını sağlayan,heybeti ile büyüleyici bir güzelliğe sahip olan Murat Dağı ile bir hatıra fotoğrafı çektirmek hakkımdır.
Murat Çayı.
Çukurören Köyü civarında hem Murat Dağı hem de Murat Çayı ile buluşuyorum.Murat Çayı ile buluşmam Gediz Nehrinin doğuşuna tanıklık etmek oluyor.Bir süre Murat Çayı ile beraber yolculuk yapacağım.Murat Çayı,Gediz civarında Şaphane ve Eğrigöz Dağlarından gelen çaylarla ile birleşerek Gediz Nehrini oluşturmakta.Ben Gediz nehrine Murat Dağı eteklerinden itibaren arkadaşlık edeceğim.
Gediz Nehri.
Gediz Nehri, Anadolu’dan Ege Denizi’ne dökülen Büyük Menderes Nehri’nden sonra 401 kilometre ile ikinci büyük akarsudur. İç Batı Anadolu’ daki Murat, Eğrigöz ve Şaphane dağlarından inen suların birleşmesiyle oluşan Gediz Nehri, batıya doğru ilerlerken, kuzeyden Kunduzlu, Selendi, Deliiniş ve Demrek Çaylarını, güneyden ise Kula volkanik yöresinden gelen küçük dereleri sularına katar.
Vadi Yolculuğu.
Çok güzel bir coğrafyada Murat Çayı ile beraber Gediz’ e doğru yol alıyorum.
Gediz.
Öğlene doğru Gediz’e varıyorum.Gediz’in ardında ise Şaphane Dağı var.
Ben yönümü sola Uşak yönüne çevirip yola devam ediyorum.
Gediz-Abide Yolu.
Gediz Nehrini bir süre soluma alarak Uşak yolunda Abide’ye kadar beraber yolculuk yapıyoruz. Abide’ den itibaren Gediz Nehrini Uşak tarafına göndererek ben Simav tarafına sapıyorum.Gediz Nehrinin Murat dağından Murat Çayı yada Suyu olarak doğuşuna tanıklık ettim.Gediz ile vedalaşma zamanı,Simav’ a doğru gitme zamanı.
Simav Yolu Ve Kirazlar.
Simav yolunda İnceğiz tarafına yaklaştıkça hava ısınmaya başladı,kiraz bahçeleri de bu arada çoğaldı.Bu bölge ılıcalar bölgesi olduğundan kiraz erken olurmuş.Yol kenarında da bol miktarda kiraz tezgahı vardı.Bu yola girdikten sonra sıcağın etkisi ile her çeşme de durup serinleme yolunu tuttum. Her su başında da kiraz tezgahı olduğundan
bol bol ikram edenler oldu.
Şaphane Dağı.
Şaphane yol ayrımına yaklaştıkça Şaphane Dağı da görüş alanımdaki yerini almaya başladı.
Şaphane Dağı.
Şaphane Dağı,Ege Bölgesinin iç kesimlerinde kuzey-güney doğrultuda Kütahya-Uşak, doğu-batı doğrultuda Gediz-ile Simav ilçeleri arasında bulunur.Şaphane Dağının en yüksek kesimi Ulugedik Doruğudur.Rakımı 2120 metredir.
Simav.
Şaphane Dağını ve Şaphane kavşağını geçtikten sonra yeşillikler içindeki yolculuktan sonra Simav ilçesine vardım,Simav benim ikmal yerim. Kumanyam bayağı azaldı, tedarik edip tekrar yola çıkacağım,akşam olmak üzere.Simav’ dan Balıkesir yönüne giderken aynı zaman da kamp yeri bakacağım.Zaten öyle de yapıyorum.Simav ‘da kısa molanın sonunda kamp arayışına geçiyorum.
Ege Bölgesi’ nin İç batı Anadolu Bölümü’ nde, Demirci-Simav çizgisinde uzanan dağlardır.En yüksek noktaları doğuda Simav Dağı’ nın Damrık Ziyaret Tepesi’ nde 1.800 metreyi, batıda Demirci Dağı’ nın Hasanyaran Tepesi’ nde 1.595 metreyi bulur. Dağların doğu bölümü Simav Dağları, batı bölümü Demirci Dağları olarak adlandırılır.
Demirci Köyünde Kamp.
Fazla değil 5 kilometre sonra aradığım kamp yerini Demirci Köyünde buldum.Simav Dağının eteklerinde ki köyün girişinde ki park ve yeşillik tam da bana hitap eden türden.Park içinde bulunan çocuklu bayanlara ne amaçla orada olduğumu, bir gezgin olduğumu, bu gece bu parkta kamp atmayı düşündüğümü söyleyince benim korkulacak biri olmadığımı anlamış olacaklar ki, bana yardımcı oldular,ilgi gösterdiler.En fazla ilgi gösteren ve kamp olayına meraklı olan Ayşe Arslan kardeşimiz, ben çadır kurarken selfi yaparak güzel bir fotoğraf ortaya koydu.Ayşe kardeşim,Demirci köyünden, işletme sahibi,girişken, doğa ve fotoğraf sanatçısı.Bu fotoğrafı kendisinin izni ile yazıma ilave ettim. Teşekkürler Ayşe kardeşim.Geceyi bu güzel köyün parkında kamp yaparak geçirdim.Dinlendim ve yarınki yolculuğuma hazır hale geldim.
8 nci gün Saraycık-Murat Dağı-Murat Suyu-Gediz-Gediz Nehri-Abide-Simav-Demirci Rotası:97 KM
9 ncu Gün 08 Haziran 2017 Demirci-Simav Çayı-Sındırgı:
Gün Doğumu.
Şaphane Dağı üzerinde güneş yükselmeye başladı.
Benim de uyanma vaktim.Seri vaziyette kalkıp, kahvaltımı yaparken,çadırımı ve rutubetten ıslananları havalandırmaya çıkarıyorum.Her şey tamam olunca da yola çıkacağım.
Bu günkü ödevim Simav Çayı……
Demirci Köyü.
Demirci Köyü Simav’ a 5 kilometre mesafede,ben fotoğrafta Simav dağının eteklerinde görülen Demirci Köyünde bu parkta kamp attım.
Demirci köyü ufak sevimli bir yer.Bu köyün bir özelliği daha var ondan bahsetmeden geçmeyeyim.Burada bir şelale var.Köyün hemen üzerinde bulunan Simav Dağı’ nın eteklerinden süzülerek 4 km. ötede Simav Çayı’na dökülen şelale, keşfedilmeyi bekliyor. Şelale, 52 metreden akmakta olup 4 km. sonra Simav Çayı’na kavuşmaktadır. Bu şelale çaya akarken çok güzellikler de sunmaktadır.
Simav-Sındırgı Yolu.
Kütahya ilini terk edip, artık Balıkesir il sınırları içinde yol alacağım.
Bu yolu geçen yıl, yaz aylarında yaptığım 6 günlük turda da kullanmıştım. O zaman yanım da Baattin ŞİMŞEK vardı.Bu yolda aklıma o günler geldi.Yaz başlangıcında büyük bir kaza geçirmiş,iyileşmem uzun sürmüştü.Çatlak olan üç kaburga kemiğime rağmen tura çıkmıştım. Haliyle zorlanıyordum,yere oturamadığım için Baattin arkadaşım yanında getirdiği katlanır sandalyeyi tur boyunca benim hizmetime sunarak 6 günlük turda sorun yaşamamam için bana yardımcı oldu.
Simav Çayı İle Buluşmam.
Simav Çayının doğduğu topraklarda yol alıyorum.Simav Çayı Balıkesir yönüne akarken benim yoluma defalarca çıkacak. Bir noktaya kadar Simav Çayı ile beraber yolculuk yapacağız.
Yağmur Ve Yol.
Yağmur hafif hafif yağıyor ama tadımı ve zevkimi bozacak gibi değil. Keyfim şimdilik yerinde.Arada diniyor, dinleniyor tekrar başlıyor. Bazen de yerinde olduysa ahmak ıslatan yağmuru gibi yağıyor.
Simav Çayı.
Simav Çayı, kaynağını Simav yakınlarındaki Şaphane Dağları’ ndan alır. Susurluk Ovası’ nda kuzeye yönelir ve en son Karacabey’den geçerek Marmara Denizi’ne dökülür. Marmara Denizine dökülen en büyük ırmaktır. Antik adı ”Makestos”dur.
Sındırgı Yolu.
Yol o kadar güzel ki, keyif duymamak mümkün değil.
Geçen yılda bu yolda pedallamış büyük zevk almıştım. Simav-Balıkesir yolu sakin,
sakin olduğu kadar doğa manzarası güzel olan bir yol.
Simav Çayı bu nokta da Çaygören Baraj Göleti ile buluşuyor.
Simav Çayı üzerine vurulan Baraj, Çaygören Baraj göletini oluşturuyor.
Baraj Göleti ile buluşan Simav Çayı ile burada ayrılıp biraz gölete paralel gidip,
Sındırgı girişinde tekrar merhabalaşıp vedalaşırız.
Çaygören Barajı, Balıkesir’de, Simav Çayı üzerinde, sulama ve taşkın kontrolü
amacı ile 1965 – 1968 yılları arasında inşa edilmiş bir barajdır.
Çaygören Barajı Ve Yağmur.
O kadar tur yaptım,o kadar bisiklet sürerken yağmura yakalandım ama hiç bu kadarını görmemiştim.Baraj Göletinin orta bölgelerine geldiğimde öyle bir yağmura yakalandım ki,anlatamam.Yağmur ile beraber şimşekler çakıyor, yıldırımlar hem gölete hem de orman içine düşüyor, çatırdıdan başka hiç bir ses duyulmuyordu.Bir çoğu ise çok yakınlarıma düştü.
O kadar korkunç bir durum da kaldım ki,anlatılacak gibi değil. Sığınacak hiç bir yer olmaması,daha da ürkütücüydü. Her halde buraya kadar Şafak dedim kendi kendime……
8-10 kilometre kadar olan yol bitmedi adeta,zaten bitemezdi görüş mesafesi de ancak bir kaç metreydi.Bu böyle Sındırgı-Bigadiç kavşağına kadar devam etti.
Sındırgı.
Sındırgı’ya nasıl vardım anlamadım. İlçeye girdiğimde daha buraları o yağışı tam görmemişti. Hiç kamp arayışına girmeden hemen öğretmen evinin yolunu tuttum.Isınmaya ve kurumaya ihtiyacım vardı. Islananları da kurutmaya, çünkü yağmura çok ani yakalanmıştım.Hemen balkona ipleri gererek kurutma işlemine giriştim,bu arada da sıcak suyun kollarına kendimi atarak son 1 saatin acısını çıkardım.Suların Doğduğu Topraklarda, suların doğuşuna vesile olan yağmur bu gün beni fena hırpaladı.Akşam yemeği, istirahat derken,gecenin ilerleyen saatlerinde bu sefer Sındırgı ve çevresi yağmura teslim oldu. Öğretmen evine sığınmak ile çok iyi isabet yaptığımı şimdi daha iyi anladım.
Bu üç günlük bölümde;Porsuk Çayı ile bir süre arkadaşlık yaptım.
Murat Dağı ile tanıştım.Gediz Nehrinin doğuşuna tanıklık ettim.
Simav Çayının bereketlendirdiği topraklarda pedalladım.
Son saatlerde yıldırımların ve yağmurun azizliğine uğradım.
9 ncu Gün 08 Haziran 2017 Demirci-Simav Çayı-Sındırgı: 80 km
SULARIN DOĞDUĞU TOPRAKLARDA 31 MAYIS-10 HAZİRAN 2017 (7,8 ve 9. Gün Alayunt-Kütahya-Porsuk Çayı-Altıntaş-Saraycık-Murat Dağı-Murat Çayı-Gediz Nehri-Gediz-Simav-Simav Çayı-Sındırgı)
Discussion about this post