İç Ege Turumda dün dördüncü günümdü ve Demircili’ye 18 kilometre fırtınaya karşı yol alarak vardım. Yorgun, yüzü soğuk ve fırtınadan haşlanmış vaziyette kapağı öğretmenevine attım.Öğretmenevinin kaloriferleri yanan sıcak ortamında geceyi dinlenerek geçirdim.Öğretmenevinde kalmak çok iyi geldi, bazen böyle mükafaatları insan kendine çok görmemeli.Elektronik aletler şarj edildi,temizlenildi,sıcak bir ortamda uyunuldu eh artık yola çıkabiliriz herhalde.Sabah kahvaltısının 07:30 verilmesi sabah erken hareket anlamına geliyor.Kahvaltı sonrası fazla dağınık olmayan eşyalarımı toplayıp bisikletime yükledim ve 08:15 gibi öğretmenevinden ayrıldım.Bugünkü rotam 11 yıl önce Ege Bölge Turumda geçtiğim rota olacak,yani nostalji yapacağım,bakalım aynı güçtemiyim göreceğiz.Demirci-Selendi rotasını izleyerek Kula Peri Bacaları (Kuladokya)’na varmayı planlıyorum.Fazla geçe kalmadan yola çıkayım, yolun durumu malum!!……
5 nci Gün 04 Kasım 2024 Demirci-Marmaracık-Selendi-Kula Peri Bacaları:
Sabah dışarı çıktığımda ayazı gördüm,normaldir, Demirci Dağlarının hemen altındaki bir ilçeden söz ediyorum.İlçe merkezinden ayrılıp eski Selendi yoluna girdim ve 2,5 kilometrelik bir inişle 850 metreden 630 metreye dere yatağına kadar iniş yaptım.Eh bu inişin fazlası ile bir tırmanışı olacak haliyle.
Şimdi önümde 10 kilometrelik bir tırmanış var ve üstümü boşaltmam mümkün değil.Malumunuz kışın güneş geç doğup, geç yükseliyor,çoğu yerde gölgede yol aldığımdan rampa yukarı çıkmama rağmen terlemeden, tam aksi,üşüyerek yol almaktayım.
Kerpiçlik.
Dere yatağından itibaren eğimi bazı bölgelerde %15-%22 aralığında olan yolu kat etmekteyim.Bu eğimler yüklü bisiklet için bayağı fazla ama arada teselli ikramiyesi %5-%10 aralığında da eğimler var tabii ki.Bu bahsettiğim bölge Kerpiçlik’e kadar olan bölüm ve toplamı 6 kilometre.Kerpiçlik köyünü gördüğüm anda sabah sabah çekilen eziyet bitti diye sevinmedim değil!.Kerpiçlik köyü 950 rakıma sahip bir köy.Geriye şöyle düşündüm de ben bu yolu 11 yıl önce haldur huldur çıktığım aklıma geldi,şimdi ise zorlanıyorum,yaşlanıyoruz be kardeşim.
Kerpiçlik köyü sonrası da yukarı meyilli yolda devam ettim ama o kadar değil, zorlayıcı olmadı.Serçeler sapağındaki bu çeşme beni eskilere götürdü,11 yıl önce ben buradan kirazın bol olduğu Haziran ayında geçmiş ve bu çeşmede güzelce serinlemiştim.Böyle yol alırken Durhasan bölgesine geldiğimde artık 11 kilometrenin sonunda 1000 metrenin üzerine çıkmışım ve bundan sonra hayırlısı ile inişe başlayacağım.
Marmaracık.
Günün zirvesinden sonra iniş başladı,bu arada hava da ısınmış ve ortam keyifli hale gelmişti.Bu keyifle Marmarıcık’a vardım.Bitmedi daha iniş devam ediyor.
Marmaracık sonra indi çıktılar ama çoğunluğu iniş ağırlıklı olarak yol aldım.Önce Alaağaç,sonra Havaoğlu ve sonrasında da Çortak köylerini geçtim.Çortak’ı 1 kilometre geçmiştim ki sağımda bu çeşmeyi görünce hemen durdum.Çeşmenin gürül gürül aktığı yetmezmiş gibi arka bölümü de de taş masa ve oturma yerleri var,öğle yemeği için mükemmel bir yer.Öğle yemek molamı burada verdim.
Selendi.
Öğle yemek molası sonrası yoluma devam……İniş ağırlıklı bir yolculuktan sonra 445 rakımdaki Selendi’ye vardığımda saatle 15:30’u gösteriyordu.Selendi sonrası kamp yeri olarak kendime Kuladokya’yı belirlediğimden ve orada da alışveriş imkanı olmadığından akşam ve sabah nevalelerimi Selendi’den düzdüm ve yola devam ettim.
Selendi: Türkiye’nin Ege Bölgesi’nde bulunan Manisa ilinin ilçelerinden biridir. 1954 yılında, 6324 numaralı karar ile kurulmuştur. Manisa’ya 155 km, Uşak’a ise 70 km mesafede yer alır. İlçe sınırlarından Gediz Nehri’nin önemli kollarında biri olan Selendi çayı geçer.
Selendi alışverişi sonrası İzmir-Ankara yoluna doğru hareketlendim.Bir süre düz yolda yol aldıktan sonra günün son 4 kilometrelik tırmanışı sonrası 6,5 kilometrelik bir iniş ile İzmir-Ankara yoluna kavuştum.Ana yolda 5 kilometrelik bir yolculuktan sonra geceyi geçirmeyi planladığım Kula Peri Bacaları’ndayım.Önce girişte bulunan çeşmede şahsi temizliği yaptım,sonrada sularımı tazeledim.Yaklaşık 1 kilometre ileride Peri Bacalarınının hemen altında kalacağım yer ve çeşme var ama o tarafa giderken alt bölümde bir başka yer gözüme takılınca oraya yöneldim.
Kula Peri Bacaları (Kuladokya) Kampı.
Evet geceyi burada geçireceğim,hemen Gediz Nehrinin kenarında,Kuladokya yürüyüş yolu başlangıcında.İleri gitseydim hem ayak altı olacaktım hem de sabah orasını hiç bir şekilde güneş almıyor.Kuladokya’ya vardığımda saat 18:00’i geçiyordu bu saatte burada gezi yapma imkanı yok, o işi sabaha bırakıp ben çadır kurma ve yemek yeme telaşına düştüm.Zaten onları yapıncaya kadar da saat 19:30 civarı oldu bile.Her ne kadar 440 rakımlara insem de geceleri hala soğuk ama ben buna aldırış etmeden radyomun bana sunduğu müzikler eşliğinde çadırımın dışında üşüyünceye, uykum tam gelinceye kadar oyalandım,sonrasında tabii ki uyku tulumunun sıcaklığında soluğu aldım.Gecenin ileri saatlerinde ziyaretçim oldu,baştan köpek zannettim ama tilki imiş,lambamın ışığında ancak onu kaçarken görebildim.Evet,yorucu günün sonunda bu gece Kula Peri Bacaları (Kuladokya) benim kamp yerim.Yarın Kula üzeri yola devam ve Adala’da kamp yapmayı hedefliyorum, bakalım beni ne sürprizler bekliyor.
5 nci Gün 04 Kasım 2024 Demirci-Marmaracık-Selendi-Kula Peri Bacaları:71 km
İÇ EGE TURU 31 EKİM-07 KASIM 2024 (5.Gün Demirci-Marmaracık-Selendi-Kula Peri Bacaları)
Discussion about this post