Bir hafta önce Ferdi;”Ağabey Karaburun tarafına tura çıkacağım gelirmisin” dedi.Çok önemli işlerim dolayısıyla ”Sen çık Ferdi,başka zaman yaparız,iyi turlar” dedim.Tahmin ettiğim zamandan çok önce işlerimi hallettim ve eşimde onay verince Ferdi’ye yetişeyim dedim ama Ferdi Karaburun mağlubu (arka göbek dağılması) olarak İzmir’e gelmiş.Kaldığı yerden devam düşüncesindeydim ama Karaburun tarafı yağmurlu görününce rotayı Herakleia,Miletos tarafına göre düzenledim ve Ferdi’yi aradım.Karaburun başka zamana, Herakleia & Miletos Taraflarına varmısın dedim,Ferdi tamam dedi,kendisine 1 gün dinlenme fırsatı verdikten sonra Çarşamba günü Kuşadası’nda buluşmak üzere sözleştik.Hazırladığım rotayı ben defalarca yaptım Ferdi Kızıl (Ferdimen) ise çok az bölümünü yaptı,o yüzden bu turda rehberlik bana ait,Ferdi’yi bir anlamda gezdirmiş olacağım.Fazla laf dolaştırmaya gerek yok, Herakleia & Miletos Tarafları Turuna başlayalım derim.
1 nci Gün 27 Ekim 2021 Selçuk-Kuşadası-Söke-Azap Gölü:
Kuşadası buluşma noktasına ulaşabilmem için sabah çok erken saatlerde Şirinyer’den İzban’a binip Selçuk’a geldim.Kilometre bazında uzun yolu 1.5 saat gibi bir zaman diliminde aldım.
Selçuk.
Saat 09:00 gibi Selçuk’tayım ve benim için turun başlangıç yeri Selçuk,şimdi Ferdi ile buluşmak üzere Kuşadası’na hareket zamanı.
Tarihi kalıntılara ev sahipliği yapan bu güzel ilçeden çıkmadan önce Artemis Tapınağı’nı gezerek güne ve tura başlamış oldum.
Artemis Tapınağı; Aynı zamanda Diana Tapınağı olarak da bilinir. Tanrıça Artemis’e ithaf edilmiş tapınak Efes’te Milattan önce 550 yıllarında tamamlanmıştır. Tapınak tamamen mermerden inşa edilmiştir. Dünyanın yedi harikasından biri sayılan tapınaktan geriye bugün sadece bir iki mermer parçası kalmıştır.
Selçuk-Kuşadası Arası.
İki ilçe arası 20 kilometre, bu kilometreleri ana yol yerine önce okaliptüs ağaçları ile kaplı yolda sonrada Pamucak’ın sakin yollarında yol alarak kat ettim.
Kuşadası Buluşması.
Saat 10:30 gibi Ferdi’nin bana tarif ettiği yerde buluştuk,kendisi ile en son 2 hafta önce buluştuğumuzdan fazla buluşma seremonisi yapmadan bulunduğumuz yer hakkında bilgi aktarımı,görsel şölen,prodüksiyon ve kazasız belasız Kuşadası trafiğinden çıkma planını yaptık. Tabii bu arada Herakleia & Miletos Tarafları Turumuzun başlangıç fotoğrafını Ferdi’nin kamerasından alarak yola çıktık.
Bugünkü en önemli hedefimiz Azap Gölü,bu gece orada kamp yapacağız.Niye Azap Gölü diye kafanızda bir soru işareti varsa gün sonuna iyi bakın ve Azap Gölü’nü tanıyın derim.
Ferdi Kuşadası’nı çok iyi biliyor o yüzden Kuşadası içinden,yazlıklar arasından sıyrılmak ve ana yola ne kadar trafiksiz çıkmak onun işi. Ben kendimi Ferdi’nin rehberliğine bıraktığımdan sorunsuz yol alırken Kuşadası’nın simgeleri arasından bir bir geçerek yolumuza devam ettik.
O simgelerden iki tanesi hakkında kısa bilgi vermek yine bana düştü.
Güvercin Ada: Kuşadası ilçesinde yer alan ada, insan yapımı bir geçitle karaya bağlıdır. Kuşadası için bir simge niteliği taşıyan adada Cenevizliler tarafından inşa edilmiş bir kale bulunmaktadır.Güvercin Ada’nın tamamını kaplayan Güvercin Ada kalesi, doğal bir kayalık üzerinde bulunur. Tarihi 13. yüzyılın sonlarında ya da 14. yüzyılın başlarında Kuşadası’na gelen Cenevizlere dayanmaktadır, Osmanlı İmparatorluğu döneminde yenilenmiştir. Osmanlı döneminde ada korsanlara karşı da bir karakol vazifesi yapmış olduğu için, Korsan Kalesi olarak da bilinir.
Yılancı Burnu:Palmiye ağaçları ve berrak suyuyla güzel bir ortam olan Güvercin Adası’ndan hemen sonra yarımadadır.Bir zamanlar Neopolis antik kentinin içinde yerlerine inanılıyor. Bugün yarımadanın özel bir plaj kulübü ve halka açık başka bir deniz alanı var. Beach club dışında herhangi bir tesis bulunmamaktadır. Kaynak:kusadasi.com
Ben turlarımda Kuşadası’nı hep es geçerdim,malumunuz ilçenin içi çok kalabalık.Ferdi,Kuşadası’nda ağabeyinin yanında kalma avantajını kullanarak trafiği az yolları daha iyi bildiğinden onu takip ederek Soğucak’tan Kuşadası-Söke ana yoluna Yaylaköy yakınlarından çıktık.Ana yolu az kullanarak çoğunluğu iniş olarak Söke’ye vardık.
Söke Hatırası.
Kalabalık Söke’ye öğle vakti vardık,Söke bizim ikmal noktamız.Önce benim bir kaç defa yemeğini yediğim ve tat aldığım salaş sayılacak tavukçuda öğle yemeklerimizi yedik.Tavuklar Ferdi’nin de hoşuna gitmiş olacak ki burada kamera çekimleri yaptı.Daha sonra malum 5 büyük marketten birinin yolunu tutup kumanyalarımızı tamamladık, akşam içinde içecek bir şeyler aldık.Sıra Atatürk Heykeli önünde hatıra fotoğrafı çekilmede.
Söke Ovası Yolculuğu.
Söke’de ikmalimizi yaptıktan sonra kendimizi ovaya attık.İlk hedefimiz dümdüz ovada 21 kilometre uzaklıktaki Çalıköy’e varmak.Rüzgarı arkaya alarak Çalıköy’e hız limitlerinin az üzerinde yol alırken Ferdi ile yan yana sürüş yapıp az trafiğin avantajlarını kullanıp, muhabbet etme fırsatı da yakaladık.Dümdüz ovanın görülecek neyi var ki! demeyin, görülecek tarafı,gidilecek yanı,yaşanacak şeyleri elbet var,neler mi?.
Sonbaharın türlü renkleri,bolca pamuk tarlası,yapraklarını dökmeye başlayan ağaçları,yonca tarlaları,Büyük Menderes Nehri,uzaktaki dağları ve de ne yazık ki dümdüz ovada gördüğümüz trafik kazası.
Söke Ovası’nda gördüklerimizi ve yaşadıklarımızı az da olsa yansıttım ama bu uzun yolun iki önemli faktörü var onlardan biraz bahsedip yolumuza öyle devam edelim.
Söke Ovası:2000 yıl kadar önce büyük bir körfez iken,Büyük Menderes Irmağının getirdiği alüvyonlar ile verimli bir yer haline gelen ova. Öyle ki, sadece Türkiye’nin değil dünyanın en kaliteli pamuğu buradan çıkar. Türkiye’de ilk makineli tarıma da burada geçilmiştir, yılda 160 bin ton pamuk üretebilme kapasitesi taşıyan ova, son zamanlarda verimliliğini kaybetmiştir.
Büyük Menderes Nehri: Batı Anadolu’nun en büyük nehridir ve Menderes Havzası’nın ana sulama kaynağıdır. Kufi Suyu ve Banaz Çayı kollarının birleşmesiyle oluşur ve Ege Denizi’ne dökülür. Uzunluğu 548 km’dir. Büyük Menderes ovası bataklıkları kurutulduktan sonra Türkiye’nin en verimli alanlarından birisi olmuştur.
Çalıköy’de küçük bir mola vererek şahsi temizliklerimizi yaptık,marketten aldıklarımızı yıkadık,sularımızı tamamladık sonra akşam kamp yapmayı planladığımız Azap Gölü kenarına yol alırken ben de Ferdi’yi Karacahayıt yakınlarında,bu güzel yolda fotoğrafladım.
Yeşilköy Sakinleri!!.
Yeşilköy bölgesine geldiğimizde kamp yapmayı planladığımız Azap Gölü’ne de az bir yolumuz kalmış oluyor.Yeşilköy sonrası dik rampa ve inişten sonra Yeşilköy sakinlerinin!! bize karşı umursamaz tavırları dikkatimizi çekti.Olsun, bizimle ilgilenmesinler,onlar burada yaşamaktan ve otlamaktan çok memnunlar,hallerinden belli değil mi?
Azap Gölü Biz Geldik.
Azap Gölü’ne ilki 2016 yılında gelmiş hayran kamıştım.2018’de tekrar geldiğimde bu platform yapılmıştı.Bu arada bir kaç kez niyetlenmiş bir türlü nasip olmamıştı,Ferdi ise ilk defa geliyor.Bu turumu planlarken Azap Gölü kenarında bu platformda kamp yapmayı kafama koymuştum,fikrim Ferdi’nin de hoşuna gitti ve gün sonuna doğru arzuladığımız yerde, Azap Gölü kenarındayız.Önce Azap Gölü görselleri alarak göl hakkında uzun bir tanıtım yapayım ki, bu göl niye bu kadar önemli herkes anlasın ve burayı korusun.İkinci gün yazımda daha detaylı görseller olacağına eminim.
Not:Mevsim itibari ile maalesef Azap Gölünün sularında azalma var.
Azap Gölü:Çok eski zamanlardan günümüze kadar gelmiş ve çok önemli doğal zenginliklerden biridir. Azap gölünün bulunduğu bölge tamamen sulak alanlarla kaplıdır. Son derece güzelliği ile insanları büyüleyen bu göl içerisinde çok fazla balık türü bulunmaktadır. Bu nedenle göl bir müze gibi değer görmektedir. Ekosistemler arasındaki önemini bu balık türleri ve canlı çeşitliliği ile sağlamaktadır. Ekolojik değerinin yüksek olması, kendisine çok fazla sayıda turist çekmesini sağladığı için ticari anlamda da çok büyük önem taşımaktadır. Gölün çevresindeki zengin bitki örtüsü, yine birçok canlı türünün bu alanda yaşamasını sağlamaktadır. Tüm bu nedenlerden dolayı, sayılı doğal ekosistemlerden biri olduğunu net olarak söyleyebiliriz.
Azap Gölü, Aydın ilinin Söke ilçesine bağlıdır. Söke ilçesinde ise Yeşilköy yakınında bulunmaktadır. Azap gölü aslında düşünüldüğü kadar büyük bir göl değildir. Metrekare olarak ölçüldüğünde azap gölünün 0.29 km kare olduğunu söyleyebiliriz. Gölün rakımı ise 7 metredir. Bu nedenle gölü gezmek oldukça kolay olacaktır. Azap gölünün batısında Büyük Menderes Nehri yer almaktadır. Ayrıca Antik Myus Kenti de Azap Gölü batısında yer alır. Durum böyle olunca Azap gölü için bölgeyi ziyaret eden turistler diğer alanlar için de geziye devam etmektedir. Azap gölünün en önemli özelliklerinden biri de gölün kıyı bölgelerinde çok fazla sayıda antik mezarların olmasıdır. Bu mezarlar oldukça eski olduğu için tarih açısından en az Azap gölü kadar önem taşımaktadır.
Azap Gölü Koruma Altında; Yaklaşık 14 yıl öncesinde yapılan toplu çalışmalarla birlikte Azap Gölü ve çevresinde bulunan hayvanlar, antik kentler, antik mezarlarda ve daha birçok etken Aydın Doğa Koruma ve Milli Parklar tarafından 2006’da koruma altına alınmıştır. Bu alanlarda izinsiz herhangi bir kazı yapılması yasak olduğu gibi acil durum planları ve buna benzer önlem faaliyetleri yapılmıştır. Böylesine bir doğa harikasının korunması, tüm insanlık için çok büyük önem taşımaktadır.Kaynak:www.goller.gen.tr
Azap Gölü Akşamları.
Akşam üzeri geldiğimiz Azap Gölünde fotoğraf çekimlerini fazla uzatmadık,bu işin sabahı da var,ama tanıtımı uzun tuttuk. Hava kararmadan önce çadırlarımızı kurduk,içlerini yerleştirdik,bisikletlerimizi sağlama aldık,üstümüze akşama ve geceye uygun kıyafetler giyerek yemek ve gece için hazırlandık.Ben Azap Gölü ve Samsun Dağı,Ferdi ise Azap Gölü ve Latmos Dağı manzarasına karşı masadaki yerlerimizi aldık.
Öğle sağlam yediğimizden akşam yemeğini hafif olarak geçiştirdik.Sonrasında ise arzuladığımız yerde kamp yapmanın keyfini çıkarma faslına başladık.
Bugün güzel ve verimli bir gün oldu,iyi bir yolculuğun sonunda özellikle benim arzuladığım,Ferdi’nin de hayır diyemeceği bir yerde kamp yaptık.Hayat bize güzel kardeşim,yolumuz ve bahtımız açık olsun.
Yarın,güzel bir rota da yol alıp,güzel yerler görecek, güzel bir yerde kamp yapacağız…..
Bizi izlemeye devam edin.
1 nci Gün 27 Ekim 2021 Selçuk-Kuşadası-Söke-Azap Gölü:75 km
HERAKLEİA & MİLETOS TARAFLARI 27 EKİM-01 KASIM 2021 (1. Gün Selçuk-Kuşadası-Söke-Azap Gölü)
Discussion about this post