
4 ncü Gün 15 Temmuz 2023 Yolpınar-Amasya-Mahmatlar-Aydınca-Turhal:
Buralarda saat 05:00 gibi hava aydınlanmaya başlıyor.Günü en iyi değerlendirme şekli de sabah gün ışımadan kalkıp,gerekli hazırlıkları yapmak,gecenin geride ne bıraktığı, günün ne getireceği belli olmaz.Ben de 05:00 gibi uyandım,hemen yakınımdaki çeşmeye gidip el yüz yıkama yerine boydan duş aldım, rahatladım.Sonra da kahvaltı sofrasına oturdum.

Kahvaltı sonrası toparlandım, 07:00 gibi yola çıkmaya hazırım ama yola çıkmadan önce Yolpınar kiraz bahçesi kampımdan ayrılık pozu alıp,Ferdi’nin kulaklarını çınlatmalıyım.
Boğazköy bölgesine geldiğimde ise büyük bir cami,gürül gürül akan şadırvanı ve bank…..Benim sabah kahvemi hazırlayıp yudumlamam için ideal ortam.
Sabah erken yola çıkmanın avantajı ile Amasya ili girişine ulaştım.İle girmeden önce hatıra babından tabela önünde fotoğraf çekilerek biraz Amasya’dan bahsedebilirim.
Amasya:2020 itibarıyla Amasya 147.266 nüfusa sahiptir. Orta Karadeniz Bölümü’nde yer alır. Anadolu’nun eski yerleşim alanlarından biridir. Hititlerden başlayarak çeşitli uygarlıkların merkezi olmuştur.
Amasya’da Görülecek Yerler:Saraydüzü Kışla Binası ve Milli Mücadele Müzesi,Atatürk Heykeli,Yeşilırmak,Kunç Köprüsü,Amasya Evleri,Alçak Köprü,Hanlar, Hamamlar,Amasya Kalesi,Kaya Mezarları,Bimarhane,Saat kulesi görülecek yerlerdir.
Amasya merkeze sapan ilk kavşaktan içeri yönelir yönelmez Belediye tarafından yapılan son düzenleme gözüme ilişti.Hemen durdum özelliği hemen anladım, fotoğraflama yaptım,burası Kurtuluştan Kuruluşa Parkı ve Mustafa Kemal Atatürk’ü Amasya Halkı’nın karşılamasını sembolize eden bir anıt.Ben de bu bağlamda Amasya’ya girerken bu anıtla beraber Mustafa Kemal Atatürk ve Amasya alıntımı buraya aktarabilirim.
Mustafa Kemal Atatürk ve Amasya:Mustafa Kemal Paşa, Amasya’yı beş defa ziyaret etmiştir. İlki 12-26 Haziran 1919, ikincisi 18-22 Ekim 1919 tarihleri arasındadır.
Mustafa Kemal Paşa eşi Latife Hanımefendi ve bazı arkadaşlarıyla birlikte 24 Eylül 1924’de akşam saat 19.30 civarında Amasya’ya beş yıl sonra tekrar gelmiş ve karşılama esnasında bir konuşma yapmıştır.18 EYLÜL 1928,Dördüncü Ziyaret ve Mustafa Kemal Atatürk’ün Amasya’yı ziyaretlerinin beşincisi ve sonuncusu 22 Kasım 1930 tarihinde yapılmıştır.Kaynak:T.C.Amasya Valiliği
Saat 09:00 gibi Saraydüzü Kışla Binası önüne geldim.Bisikletimi uygun konuma yerleştirdim.Kapısını kapalı görünce biraz bozum oldum,çünkü bugün 15 Temmuz ve tatil,tam bu düşünceler ile kapıya yönelmiştim ki bir güvenlik görevlisi kapıda belirdi,uzun bir ohhh çektim. Açıkmış, rahatlıkla gezebilirsiniz dedi, hemen içeri yöneldim ama gezmeden önce Saraydüzü Kışla Binası hakkında bilgi vermek daha doğru olur.
Saraydüzü Kışla Binası Ve Milli Mücadele Müzesi:Milli mücadele döneminde Atatürk ve arkadaşlarına ev sahipliği yapmış olan Amasya, Türkiye Cumhuriyeti’ nin kuruluşunda ve milli mücadelede önemli bir yere sahiptir. Milli Mücadele döneminde Samsun’dan sonra 12 Haziran 1919’da Amasya’ya gelen Atatürk, Saraydüzü Kışla Binası’ nda uzun süren müzakereler sonucu 21-22 Haziran 1919’da Amasya Genelgesi’ ni bütün ulusa duyurmuştur. Kışla Binası, Cumhuriyetimizin Doğum Belgesi olan “Amasya Genelgesi’ nin” bütün Dünya’ya duyurulduğu yer olması bakımından yakın tarihimizde önemli bir mekan olma durumuna gelmiştir. Bölgede bulunan ve yaklaşık 350 yıl boyunca Osmanlı şehzade ve sultanlarının doğup büyüdükleri, ikamet ettikleri sarayları uzun yıllar boş kalmış, 1883 yılında bakımsızlık ve depremlerden nedeniyle yıkılarak tamamen ortadan kalkmıştır. Bu sarayın kalıntılarının bulunduğu alanda, Amasya ve bölgesindeki azınlıkların taşkınlıklarını önlemek için ihtiyat askerlerinin ikamet edeceği binaya ihtiyaç duyulmuş, 3. Orduya bağlı 5. Kafkas Fıkrası ( Alay sancağı) için 1898-1900 yılında sarayın olduğu yere 5 binadan oluşan kışla binası inşa edilmiştir. 1930 yılından sonra önemini yitiren Kışla Binası, 1944 yılında tamamen yıktırılmış, yerine askeri lojman ve subay orduevi yaptırılmıştır. 1986 yılında ise heyelandan etkilenme sebebiyle bina tamamen yıkılmıştır.1997 yılında binanın tekrar yapılması kararı alınmıştır. Fakat bulunduğu yer heyelan riski taşıması itibariyle binanın başka bir yere yapılması kararı alınmıştır. Şamlar Mahallesi girişinde 2007 yılında eski dış görünümüne sadık kalınarak, rekonstrüksiyon olarak bugünkü görünümüne kavuşmuştur. İçinde, Atatürk ve heyetteki arkadaşlarının 12 Haziran 1919 günü saat 17:00’ da Cülüstepe mevkiinde Amasyalı heyet tarafından karşılanış anları balmumu heykellerle canlandırılmıştır, binada ayrıca Amasya Genelgesi’ nin eski ve yeni nüshaları ile milli mücadele yıllarından kalan silah ve evrakların sergilendiği Kültür ve Turizm Bakanlığına bağlı Milli Mücadele Müzesi oluşturulmuştur.Kaynak:Amasya Valiliği.
“Milletin istiklalini yine milletin azim ve kararı kurtaracaktır.” İşte bu cümle bağımsızlığa giden yolun başlangıcıdır.
Saraydüzü Kışla Binası ve Milli Mücadele Müzesi’ni gezerken Amasya Tamimi’ni de burada yayınlamam gerek.
Amasya Tamimi (22 Haziran 1919):Saraydüzü Mevkii’ndeki 5. Kafkas Fırkası’nın karargahı olan Saraydüzü Kışlası’nda AMASYA TAMİMİ’nin görüşülmesine başlanıldı.
20. Kolordu Komutanı Ali Fuat Paşa ve Hamidiye Kahramanı olarak tanınan eski Bahriye Nâzırı Hüseyin Rauf Bey, 3.Kolordu Komutanı Refet Bey, Kurmay Yarbay Arif Bey, İzmit Eski Sancak Beyi İbrahim Süreyya Bey, Yüzbaşı Osman Nuri, Tufan Bey, Yedek Teğmen Recep Zühtü, Efganlı, Teğmen Abdurrahman, Maliye Müfettişi Arif Bey, Erzurum 15. Kolordu Komutanı Kazım Karabekir Paşa, Yıldırım Kıt’atı Müfettişi Mersinli Cemal Paşa, Edirne’de 1. Kolordu Komutanı Cafer Tayyar Bey’inde telgraf vasıtası ile katıldıkları görüşmeler 21 Haziran günü başladı.
22 Haziran sabahına kadar devam eden görüşmelerden çok önemli kararlar ortaya çıktı. Bugün, bütün dünyaya vatanın bütünlüğünün ve milletin istiklâlinin yüksek sesle duyurulduğu bir gün oldu.
“Milletin istiklalini yine milletin azim ve kararı kurtaracaktır.”
İşte bu cümle, alınan bütün kararların özeti ve bağımsızlığa giden yolun başıdır.
1- Vatanın tamamı, milletin istiklâli tehlikededir. Hükümet merkezi İtilaf Devletleri’nin etkisi ve denetimi altında bulunduğundan, sahip olduğu sorumluluğun gereklerini yerine getirememektedir. Bu durum, milletimizi adı var, kendi yok durumuna düşürüyor.
“Milletin istiklâlini, yine milletin azim ve kararı kurtaracaktır.” Milletin durumunu ve davranışını göz önünde bulundurarak haklarını dünyaya duyurmak için her türlü etki ve denetimden uzak bir milli heyetin varlığı gerekmektedir. Bunun için her taraftan vuku bulan teklif ve milli istek üzerine Anadolu’nun en güvenilir yeri olan Sivas’ta milli bir kongrenin süratle toplanması kararlaştırılmıştır. Bunun için, bütün illerin her livasından parti ayrılıkları dikkate alınmaksızın muktedir ve milletin güvenini kazanmış üçer kişinin olabildiğince çabuk yetiştirmek üzere hemen yola çıkarılması gerekmektedir. Her ihtimale karşı bunun bir milli sır hâlinde tutularak ve delegelerin gereken yerlere kimliklerini gizleyerek gelmeleri,
2- Doğu vilâyetleri nâmına 10 Temmuz’da Erzurum’da toplanması gereken kongre için sözü geçen vilâyetlerin Müdafaa-i Hukuk ve Reddi İlhak Cemiyetleri’nden seçilmiş üyeler zaten Erzurum’a doğru yola çıkarılmışlardır. O vakte kadar diğer vilâyetlerimizin temsilcileri de Sivas’a geleceklerinden Erzurum Kongresi’nin üyeleri belirlenecek zamanda umumi toplantıya katılmak üzere Sivas’a hareket edecektir.
3- Yukarıdaki esaslara göre, temsilciler Müdafaa-i Hukuk-u Milliye Cemiyetleri ve belediye başkanları tarafından ve çeşitli suretlerde seçileceklerdir.
4- Bu esasların uygulanmasına 3. Ordu Müfettişi Mustafa Kemal Paşa, Eski Bahriye Nâzırı Rauf Bey, 15. Kolordu Kumandanı Kâzım Karabekir Paşa, 13. Kolordu Kumandan Vekili Miralay Cevad bey, 3. Kolordu Kumandanı Miralay Refet Bey, Samsun Mutasarrıfı Hâmit Bey, 2. Ordu Müfettişi Cemal Paşa, 12. Kolordu Kumandanı Miralay Selahattin Bey, 25.Kolordu Kumandanı Ali Fuat paşa, Bursa’da 17. Kolordu Kumandan Vekili Miralay Bekir Sami Bey,, Edirne’de Kolordu Kumandanı Cafer Tayyar Bey ve diğer bazı sivil ve askeri önemli kişiler tarafından çalışılacaktır. Bundan başka eski sadrazam Müşir Ahmed İzzet Paşa, Nâfıa Nâzırı Ferit Bey, âyan üyesinden Ahmed Rıza Bey gibi kişilerden fikir ve düşünceler alınacaktır.
5- Reddi İlhak ve Müdafaa-i Hukuk-ı Milliye Cemiyetlerinin verecekleri telgrafların telgrafhânelerce kabul edilmeyerek çekilmesi Posta ve Telgraf Müdüriyet-i Umumiyesi’nden bildirilmiştir. Bu husus kesin şekilde reddedilerek her ne şekilde olursa olsun serbestçe yazışmaların sağlanması için gösterilerde bulunarak yazışmalar sağlanacak ve bunlar elde edilinceye kadar gösterilere devam edilecektir.
6- Askeri ve sivil kuruluşlar hiçbir suretle terk ve başkasına verilmeyecektir. Vatanın herhangi bir tarafına yeniden yapılacak düşman işgâl hareketleri bütün orduyu ilgilendirecek ve meydana gelen duruma göre memleketin savunmasına birlikte girişilecektir. Bu sebeple komutanlar derhal birbirini haberdâr edeceklerdir. Silah ve savaş malzemesi kesinlikle elden çıkarılmayacaktır.Kaynak:T.C. Amasya Valiliği
“Milletin istiklalini yine milletin azim ve kararı kurtaracaktır.”Bu cümleyi tekrar ederek Saraydüzü Kışla Binası Ve Milli Mücadele Müzesi gezimi bitirdim.Amasya kültür gezime başlamadan önce Milli Mücadele Müzesi hakkında yorum yapmak isterim.
Yorumum:Mustafa Kemal Atatürk’ün Samsun’a çıkışının 100 ncü yılında 2019’da biz Ferdi Kızıl ile yine burayı gezmiş hayran kalmıştık.İçerisi dopdolu Atatürk ve Milli Mücadele idi, bunları Ata Yolu-Kurtuluş Yolu projemizin yazı dizisinde dökümanları ile bulabilirsiniz. 2021 yılında Saraydüzü Kışla Binası Milli Mücadele Müzesi,Amasya İl Halk Kütüphanesine dönüştürülmüş.Kütüphaneye,okumaya karşı değilim ama böyle önemli olaya tanıklık eden binada Milli Mücadele Müzesi’nin 4 kat yukarıdaki çatı katına çıkarılması ve ilgili materyal,döküman ve diğer hususlarda kısıtlamaya gidilmesi bence çok mantıklı değil.3 katı kütüphane, kafetarya ve oturma alanları olarak düzenlenen binaya Milli Mücadele Müzesi envarteri yayılarak daha çok ziyaretçinin ziyaret etmesi sağlanabilirdi.
Milli Mücadele Müzesi gezim sonrası Yeşilırmak kenarında bulunan Amasya içinde küültür gezisine başladım.Bu gezim anında gördüklerimi sizler ile paylaşıyorum.
Amasya Kalesi: Amasya İl merkezinin kuzeyini kaplayan Harşena Dağı üzerindedir. Harşena Kalesi adıyla da bilinir. Amasya Kalesi’ nin üzerinde inşa edildiği kaya denizden 700 metre Yeşilırmak’ tan ise 300 metre yüksekte bulunmaktadır. Bazı tarihçilere göre kaleyi Po ntus Kralı Mithridates yaptırmıştır. Bazılarına göre ise Kumandan Karsan veya Harsana yaptırdığı için kale Harşana/Harşena ismini almıştır.Kaynak:Amasya Kültür Portalı.
Atatürk Anıtı:“Amasya Tamimi Anıtı” olarak da isimlendirilir. Anıt 2007 yılında geçirdiği bir trafik kazasında hayatını kaybeden Devlet Sanatçısı Prof. Dr. Tankut Öktem tarafından 1981 yılında yapılmıştır. Öktem: yaptığı birçok Atatürk anıtında, genellikle Atatürk’ ü yalnız göstermekten ziyade, yarattığı toplumla birlikte göstermeyi tercih etmiştir.
Saat Kulesi.
Amasya Saat Kulesi, Amasya’nın merkez ilçesinde yer alan saat kulesi. 1865 yılında Amasya Mutasarrıfı Ziya Paşa tarafından yaptırılan kule aynı yıl çıkan yangında hasar görmüştür.
Yalıboyu Evleri (Amasya Evleri):Anadoluda Neolitik dönemden günümüze kadar gelen süreç içerisinde, konut mimarisini incelediğimizde Amasya’nın kendine özgü bir mimari geleneğe sahip olduğu görülür. Türklerin Anadolu’ya geldikten sonra geliştirdikleri konut tipleri görülmektedir. Hımış yapı tekniği (ahşap çatkı arası kerpiç dolgu) sık kullanılmıştır. Ahşap kültürünün doğal yapısı gereği fazla uzun ömürlü olmayışı Selçuklu ve Erken Dönem Osmanlı evleri günümüze kadar ulaşamamıştır. Ancak son dönem Osmanlı konut mimari örnekleri günümüze kadar ulaşabilmiştir. Kaynak:Kültür Portalı
Kunç Köprüsü Ve Yeşilırmak.
Kunç Köprüsü: Yeşilırmak üzerinde, Bayezitpaşa ile Şamlar Mahallelerini birbirine bağlayan köprü Selçuklu eserlerindendir.
Yeşilırmak: Sivas’ın kuzeyinde Kösedağ eteklerinden doğan ve Çarșamba’ dan Karadeniz’e dökülen nehir 418 km uzunluktadır. Antik adı İris’tir.
Bugünün en önemli gezileri Amasya merkezdeydi ve onu gerçekleştirdikten sonra Amasya’dan ayrılmadan önce günlük ihtiyaç duyduğum nevaleleri alıp yola koyuldum.Kapıkaya bölgesine kadar sol önden aldığım rüzgarı İlyas bölgesinden itibaren kafadan şiddetli almaya başladım.Mahmatlar bölgesinde serinleme seansı ve dinlenme bile para etmedi.
Aydınca bölgesine kadar 25 kilometreyi şiddetli rüzgara karşı yol aldıktan sonra Aydınca’da biraz mola verip Albayrak tarafına tırmanmaya başladım.3 kilometre tırmanma sonunda kendimi Albayrak’a doğru saldım,Albayrak yakınlarında artık Tokat il sınırlarındayım.Bu giriş ile beraber kamp yapabileceğim bir alan baktım ama nafile,2019 yılında Ferdi ile yağmura yakalanıp benzin istasyonunun kullanılmayan lokanta bölümüne kendimizi atıp gecelemiştik ama orası da yıkıntı haline gelmiş,ben en iyisi Turhal’a doğru yol alayım.
Şiddetli rüzgar ile birlikte Turhal’a saat 19:00 gibi giriş yaptım.Turhal merkezden geçip harita üzerinde belirlediğim mesire alanına doğru yol aldım ama Turhal içi kalabalık, mesire alanı tarafı daha da kalabalık.Kamp yeri arayışından vazgeçip bir yere çöküp öğretmenevini aradım,dolu,sonra internet üzerinden uygun otel bakmaya başladım.
Turhal:Tokat ilinin il merkezine 46 km uzaklıkta olan ilçe merkez nüfusu 63.133, köylerle birlikte ise nüfusu 79.776 olan bir ilçesidir. Turhal, hem ilçe merkez hem de köylerle birlikte toplam nüfus bakımından Erbaa’dan sonra Tokat’ın ikinci büyük ilçesidir. Atatürk 22 kasım 1930’da Turhal’ı ziyaret etmiştir.Milli Mücadelenin en önemli adımı olan Samsun’dan Havza ve Amasya’ya oradan da Sivas’a geçen Mustafa Kemal Paşa’nın güzergahında olan Turhal mütareke ve milli mücadele yıllarında M. Kemal Paşa önderliğinde tüm varlığını ortaya koymuş, Kurtuluş Savaşı sırasında yüzlerce şehit vermiştir.
Turhal.
Pahalı otelleri eledim, o kadar para veremem.Turhal’da oteller zaten kısıtlı,ilk aradığım meşgul, ikinci aradığım cevap vermedi, son otel hemen cevap verdi fiyatı sordum 250 TL,hemen geliyorum dedim.Otel merkezdeymiş,kısa zamanda vardım.Ödeme yapmadan önce odaya baktım,tamamdır,bisiklet yeri de tamam olunca giriş işlemini yaptık.Odaya çantalarımı çıkardılar, bisikleti yan taraftaki dükkanlarına aldılar. Odaya yerleşir yerleşmez zifiri aç olan karnımı doyurmak için hemen dışarı çıktım,yakındaki lokanta da karnımı doyurduktan sonra az biraz alışveriş ve otelime geri döndüm.
Öğretmenevi, pansiyon yada otel fark etmez kaldığımda güzelce temizlik harekatı yapar,tüm kıyafetlerimi yıkar kuruturum.Tüm elektronik cihazlarımı doldurur hazır hale getiririm.4 ncü gün sonunda otelde kalmanın avantajlarını bir bir gerçekleştirdim.
Bugün Amasya ağırlıkılı çok verimli bir gün idi,yarın 5 nci gün ve Turhal’dan hareket ile Tokat’a geçip Tokat gezilerim olacak, sonrasında Niksar istikametine yol alacağım.Ata Yolu Cumhuriyetimizin 100 ncü yılında devam ediyor,benimle var mısınız?
4 ncü Gün 15 Temmuz 2023 Yolpınar-Amasya-Mahmatlar-Aydınca-Turhal:92 km
ATA YOLU 12 TEMMUZ 05 AĞUSTOS 2023 (4. Gün Yolpınar-Amasya-Mahmatlar-Aydınca-Turhal)
Discussion about this post