Dün akşam hava kararmaya yakın geldiğim Turhal’da otelde kaldım.Otelin merkezi yerde olmasının avantajları çok olduğu gibi dezavantajları da var elbette,gürültü gibi.Yine de uykumu almış olarak kalktım,tüm elektronik cihazlarımı doldurdum,temizlendim, kıyafetlerimi yıkadım velhasıl otelde kalmanın tüm nimetlerinden yararlanmış oldum.250 TL gibi bir ücrete otel iyi sayılır, kahvaltısı da bayağı iyi idi.Evet, otel muhabbetinden şimdi asıl konumuza Ata Yolu projemize geçebiliriz.Bugün 5 nci gündeyim ve aşağı yukarı planım belli,sabah Turhal-Tokat arasını hızlıca alıp, Tokat gezimi rahat bir zamana yaymak ve sonrasında Yazıbaşı’nda kamp yapmak istiyorum.Evet,sade ve olurunda bir program,80 kilometreye yakın bir rota var önümde ve düz sayılacak bir konumda.
Turhal.
Sabah kahvaltısını erken veren otel,pansiyon yada öğretmenevi benim için mükemmeldir.Bu otelde 07:00 da kahvaltı başlatanlardan,kahvaltımı erken yapıp,erkenden hazırlandım.Turhal’dan ayrılmadan önce Turhal merkezde bulunan Atatürk Anıtı ve Şehitlik Anıtı’nda birer fotoğraf alıp güne başladım.Güne başlamam ile birlikte Turhal hakkında da kısa bir bilgi geçmek isterim.
Turhal:Tokat ilinin il merkezine 46 km uzaklıkta olan ilçe merkez nüfusu 63.133, köylerle birlikte ise nüfusu 79.776 olan bir ilçesidir. Turhal, hem ilçe merkez hem de köylerle birlikte toplam nüfus bakımından Erbaa’dan sonra Tokat’ın ikinci büyük ilçesidir. Atatürk 22 kasım 1930’da Turhal’ı ziyaret etmiştir.Milli Mücadelenin en önemli adımı olan Samsun’dan Havza ve Amasya’ya oradan da Sivas’a geçen Mustafa Kemal Paşa’nın güzergahında olan Turhal mütareke ve milli mücadele yıllarında M. Kemal Paşa önderliğinde tüm varlığını ortaya koymuş, Kurtuluş Savaşı sırasında yüzlerce şehit vermiştir.
Turhal-Tokat Arası 45 kilometre, konumu düz,hava parçalı bulutlu ve rüzgar yok.Bunu avantaja çevirip hızlı yol alarak Tokat’a ilerlemekteyim.Hızlı ilerliyorum derken çevrede ne olup bitiyor onları da es geçmeden ilerleme bu.İşte size iki güzellik,ilk fotoğrafta çiftçimiz tarlasını sürüyor ve tarlanın orta yerinde bir leylek,savrulan ekinler arasından kendine yem çıkarıyor,hemde hiç korkmadan.İkinci fotoğraftaki arkadaşta yeşillikler arasında kendine yem ararken uzun süre birbirimize bakıştık, benim tehlikesiz biri olduğumu anlayınca işine devam etti,bende yoluma.
2019 yılında Atamızın Samsun’a çıkışının 100 ncü yılında Ferdi Kızıl kardeşim ile Ata Yolu-Kurtuluş Yolu projesini yapmış, stickerimi buraya yapıştırmıştım.2023 yılındayız, Cumhuriyetimizin 100 yılında Ata Yolu projesini yapmaktayım o günden kalan stickerimin yanına yeni stickerimi koyup Tokat’a doğru yoluma devam ettim.
Turhal-Tokat karayolunun hemen yanında bulunan Hava Şehidimizi saygıyla, minnetle ve dua ile andım.Allah mekanını cennet etsin.
Çok hızlı yol aldım,artık Tokat yakınlarındayım.Merkeze girmeden önce mola iyi gelir düşüncesi ile çeşmesi,bankları olan cami avlusunda kahve molamı verdim.Kahvemi içerken her ne kadar düz bir yolda yol alsam da yorulduğumu fark ettim,kolay değil 40 km molasız yol almak,hem yorar hem de popoyu uyuşturur.
Öğlene doğru Tokat’a vardım,bu gün günlerden pazar,kapalı olmayacaklarını biliyorum ama ya kapalıysalar düşüncesi ile eski Tokat merkezde olan Atatürk Evi ve Etnoğrafya Müzesi’ne doğru yol almaya başladım.Bu arada Tokat ilinden kısaca bahsedebilirim.
Tokat:Tokat ilinin merkez şehridir. Karadeniz Bölgesi’nde yer alan Tokat, kuzeyinde Samsun, kuzeydoğusunda Ordu, güney ve güneydoğusunda Sivas, güneybatısında Yozgat, batısında Amasya ile çevrilidir. Atatürk Evi Ve Etnoğrafya Müzesi, Osman Paşa Plevne Anı Evi,Tokat kalesi,Müze,Saat Kulesi,Taşhan,Yeşilırmak Köprüsü görülecek yerlerdir.
Tokat merkeze doğru hafif yokuş yukarı tırmanışım devam ederken Tokat Kalesi manzarası eşliğinde Taşhan’ı geçip Saat Kulesi’ne vardım.Bu güzel fotoğraf eşliğinde Tokat Saat Kulesi hakkında bilgi geçebilirim.
Tokat Saat Kulesi :Behzat Semtinde kentin her yerinden görülecek şekilde, 1902 yılında yapılmıştır. Kapısı güney yönünde olup yüksekliği 33 metredir. Kesme taştan yapılmıştır. II. Abdulhamid’in padişah oluşunun 25. yılı için halkın yardımlarıyla, mutasarrıf Bekir Paşa ve Belediye Reisi Mütevelli oğlu Enver Bey tarafından yaptırılmıştır. Dört yöne büyük kadranlarla her yarım saat ve saat başlarında iki dakika ara ile tam çalar durumdadır. Sesi kentin her semtinden rahatlıkla duyulabilmektedir.Kaynak.Türkiye Kültür Portalı
Atatürk Evi Ve Etnoğrafya Müzesi.
Saat Kulesinden biraz daha ilerledikten sonra artık asıl gezmek istediğim yerdeyim Atatürk Evi Ve Etnoğrafya Müzesi.Öğle vakti olduğundan görevli tam yemeğe çıkarken kapıda yakaladım,yemeğinden benim için biraz feragat edecek.Atatürk Evi Müze’sini gezmeden önce Tokat ve Atatürk ile Atatürk Evi Ve Etnoğrafya Müzesi hakkında bilgi verebilirim,sonra da gezimize başlarız.
Atatürk ve Tokat:Gazi Mustafa Kemal Atatürk, ilki 26 Haziran 1919 olmak üzere 6 defa Tokat’a gelmiştir.Aynı yıl 14 Ekim ve 27 Ekim tarihlerinde tekrar gelmiş.Bunun haricinde 1924,1928 ve 1930 yıllarında Cumhurbaşkanı olarak Tokat’a gelmiştir.
Atatürk Evi Ve Etnoğrafya Müzesi:Mustafa Kemal Atatürk, Milli Mücadele yıllarında ve Cumhuriyet Döneminde altı kez Tokat’ı ziyaret etmiş, ziyaretlerinden üç tanesinde Mustafa Vasfi SÜSOY’a ait bu evde konaklamıştır. Mustafa Vasfi SÜSOY(1876-1934); Atatürk’ün Çanakkale ve Kurtuluş Savaşı sırasında Kurmay Subaylığını yapmış bir asker, Bandırma Vapuru’nda yanında bulunan silah arkadaşı ve Cumhuriyetle birlikte dört dönem Tokat Milletvekilliği yapmış, her zaman Atatürk’ün yakınında bulunmuş, çalışmalarını ve fikirlerini desteklemiş yakın çalışma arkadaşıdır. Atatürk’ün Tokat’ı ziyaretlerinde, her zaman kendi evinde evinde misafir etmiştir. Atatürk’ün Tokat’ı ilk ziyareti 26 Haziran 1919 tarihinde, Milli Mücadele yıllarında olmuştur. Silah arkadaşı Mustafa Vasfi SÜSOY’a ait bu evde bir gece kalmıştır. İkinci ziyaretleri 25 Eylül 1924 Perşembe günü, Latife Hanımla birlikte olmuştur. Atatürk ve Latife Hanım bu evde iki gece konaklamışlardır. Atatürk’ün Tokat’ı bir diğer ziyareti olan 19 Eylül 1928 Çarşamba günü, Tokat Hükümet Konağı Vilayet Meclis-i Umumi Salonunda memurlara ve halka yeni alfabe dersi verip, öğle yemeğini Mustafa Vasfi SÜSOY’a ait bu evde yedikten sonra Sivas’a hareket etmiştir.Tokat Atatürk Evi ve Etnografya Müzesi, il merkezi Devegörmez Mahallesi’nde bulunmaktadır.Kaynak:muze.gov.tr
T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından düzenlemesi,koruması yapılan Atatürk Evi Ve Etnoğrafya Müzesi gezim bitti,memnunum,ikinci defa gezmek nasip oldu,inşallah daha sonraki yıllarda yine gezerim.
Osman Paşa Plevne Anı Evi.
Atatürk Evi Ve Etnoğrafya Müzesi gezim sonrası bisikletimi hiç yerinden oynatmadan hemen yan binada bulunan Osman Paşa Plevne Anı Evi’ne geçtim,burasını Tokat Belediyesi işletmekte ve saatleri daha esnek.Şimdi Osman Paşa Plevne Anı Evini gezmeye başlayabilirim,tabii ki tanıttıktan sonra.
Osman Paşa Plevne Anı Evi:Tokat denilince ilk akla gelen şahsiyet Plevne kahramanı Gazi Osman Paşamızdır.Paşanın manevi şahsiyetini yaşatmak amacıyla Devegörmez Mahallesinde Atatürk Evi’ nin yanındaki tarihi konak restore edilerek,Gazi Osman Paşa Plevne Müze Evi olarak ziyarete açılmıştır. Müzede Gazi Osman Paşa ile II. Abdulhamit’in balmumu heykelinin yanı sıra Osmanlı askeri üniformaları ve dönem kıyafetleri, Gazi Osman Paşa’nın aldığı nişan ve madalyalar ile Plevne savunmasını temsili olarak gösteren minyatür maket askerler yer alıyor.Kaynak:Tokat Belediyesi.
Osman Paşa Plevne Anı Evi gezimde bittiğinde saatte 14:00 olmuş ve acıktığımın farkına vardım.Şimdi Tokat’ın tescilli lezzetini tatma zamanı.
Tokat’a gelinir de Tokat Kebabı yenmez mi?.
Tokat’ta en iyisini yemek istediğimden sordum, soruşturdum,kim daha iyi yapar diye, bulunduğum konumda 1-2 yer söylediler,bana yakın ve en çok adından söz edilen yere gittim.Siparişi verdim,1 saatte hazırlanıyormuş,bisikleti rehin bırakıp alışverişe gittim,döndükten 15 dakika sonra görüldüğü üzere servis yapıldı.Beklentim yüksek idi,Tokat Kebabı beklentimi karşıladı mı?, hayır.O miktara,o lezzete o kadar para (250 TL) bence verilmez.Lezzeti tutturamama bahanesi ise Tokat patlıcanı ve domatesinin daha çıkmaması imiş.Her neyse karnımız doydu mu? doydu, Tokat Kebabını yedik mi? yedik,aklımızda kalacağına midemizde kalsın.
Tokat Kebabı:Tokat yöresinde yapılan “Tokat Kebabı”, adını yıllardır Tokat ilinde kendine has üretim yöntemiyle yapılmasından dolayı almaktadır. Tokat ve çevresinde ticari bir ürün haline gelmeden önce bağ evlerinde özel günlerde yapılan Tokat Kebabı, malzemelerini oluşturan gıda ürünlerinin kendine has üretim yöntemine göre bir araya getirilip, şekillendirilmesi ve kendine özgü Tokat Kebabı ocağında pişirilmesiyle elde edilen kebap olarak tanımlanabilir.Kaynak:T.C. Tokat Valiliği
Artık Tokat’tan ayrılma vakti geldi, Yeşilırmak kenarına indim.Yeşilırmak, Yeşilırmak Köprüsü ve Tokat hatırası ile fotoğraflama ve tanıtım yaparak Tokat merkezden ayrılarak Niksar tarafına yol almaya başladım.
Yeşilırmak: Sivas’ın kuzeydoğusundaki Suşehri ilçesi sınırları içindeki Kösedağ eteklerinden doğan ve Samsun’un Çarșamba ilçesinden Karadeniz’e dökülen nehir. Hititler döneminde önemli bir nehir olan Yeşilırmak, Kumeşmaha olarak isimlendirilmiştir. Daha sonrasında, antik dönemde kendisine verilen ad ise İris’ti.Uzunluğu 418 km dir.
Yeşilırmak Köprüsü :Şehrin kuzeyinde Yeşilırmak üzerindedir. Selçuklu Dönemi’nin ilimizdeki ihtişamlı eserlerinden olan Köprü, kesme taştan yapılmış olup, 5 kemerli 151 metre uzunluğunda ve 7 metre enindedir. Halen kullanılmaktadır.Kaynak: Tokat İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü
Malene ve Frederiksen.
Tokat Kebabı yaktı,serinlemek için Tokat çıkışında bir benzin istasyonuna girdim,içecek bir şeyler aldım,bisikletimi hazırlarken genç bir bayan bana içtenlikle selam verdi,hafiften tebessüs ile cevap verdim.Tam istasyondan çıkarken erkek arkadaşını tandem bisikleti ters çevirmiş lastik tamir ederken gördüm.Selamlaşma faslından sonra bozuk Türkçe ve google yardımıyla konuşmaya başladık,bu arada kız arkadaşı da yanımız geldi.
Adları Malene ve Frederiksen;Kısa sohbet nereden, nereye ve tanışma ile uzadı.Ordu üzeri Karadeniz sahilini takiben Gürcistan’a gideceklermiş.Yönümüz 2 gün boyunca aynı, kimse kimsenin işine karışmadan Yazıbaşı’na kadar yol aldık.
Tokat’tan çıkıp Niksar yönüne yol alıyorum,Tokat-Yazıbaşı arası 24 kilometre,bu günkü planlamam Yazıbaşı’nda kamp yapmak.Bu son 24 kilometre bana sabah iyi ki seri hareket ettin Şafak dedirtti. Kafadan gelen şiddetli rüzgara karşı Yazıbaşı’na kadar yol aldım,Yazıbaşı girişinde Malene ve Frederiksen’i bekledim,arkadan bana yetiştiler. Burada kamp yapacağımı ve buranın özelliklerini söyledim, davet ettim ama onlar devam ettiler.Ne de olsa genç ve kuvvetliler, yolları açık olsun.
Yazıbaşı Kampı.
Yazıbaşı bana,ben Yazıbaşı’na yabancı değilim.2019 yılında Ferdi ile yol alırken yağmura yakalanmış Yazıbaşı girişindeki cami şadırvanına sığınmıştık, geceyi de caminin kadınlar bölümüne geçirmiştik.Benim de ilk işim girişteki camiye varmak oldu,şadırvanda güzelce temizlendim, sonrasında köyün merasında uç noktaya kadar gelip hava kararmadan çadırımı kurdum, bu gece buradayım.Meraklı çocuklar bir kaç defa geldiler gittiler, hava kararmaya yakın ise ortalıkta kimsecikler kalmadı.Bugün seri vaziyette Turhal-Tokat arasını alıp Tokat gezime uzun zaman ayırdım.Yazıbaş’na kadar sert rüzgara meydan okudum ve bu gece Yazıbaşı’ndayım. Yarın,Niksar’a geçip Kelkit Vadisinde yol alacak Reşadiye’de kamp yapacağım,planım bu yönde,sabah görüşmek üzere.
5 nci Gün 16 Temmuz 2023 Turhal-Tokat-Yazıbaşı:77 km
ATA YOLU 12 TEMMUZ 05 AĞUSTOS 2023 (5. Gün Turhal-Tokat-Yazıbaşı)
Discussion about this post