Gözlerimi ezan sesi ile açtım,bir de çadırımın etrafında ring atan köyün köpekleri.Demek ki sabah olmuş,malumunuz köy yerinde gün erken başlar.Gece deliksiz bir uyku uyudum, hiç uyanıp çadır dışına çıktığımı hatırlamıyorum.Az bir tembellik yapıp çadırın içini toparlayıp çadırdan çıktığımda saat 05:30’du.Dün Ata Yolu’nda Tokat ağırlıklı bir gezi yapmış,son 24 kilometrede şiddetli rüzgara karşı yol almış ve daha önce 2019 yılında kamp yaptığımız Yazıbaşı köyünde geceyi geçirmiştim.Bu günkü programda Niksar,Kelkit Vadisi ve Reşadiye var, buda 80 küsür kilometre gibi rota demek,hep beraber bir bakalım rotada neler var, neler görmüş,neler yaşamışım.
6 ncı Gün 17 Temmuz 2023 Yazıbaşı-Niksar-Kelkit Vadisi-Reşadiye:
Yazıbaşı Ayrılış Seremonisi.
Merada fazla durulmaz, birazdan köyün hayvanları otlamaya çıkar.Çadırımı topladım, toparlandım, kamp yeri ayrılış fotoğrafı da alıp akşam serinlediğim köyün aşağı camisine geçtim.Hafif nemli olan çadırımı kuruturken kahvaltımı caminin şadırvanındaki banklarda güneşe sırtımı vererek yaptım.Kahvaltı sofrasını topladıktan sonra sıra geldi duş almaya,şadırvana bağlı hortum bu işi gördü.Her bir şey tamam, şimdi yola çıkabilirim,istikamet Niksar, sonrasında Reşadiye…….
Güne hafif tırmanış ile başladım,insanı sıkan bir tırmanış değil bu, alt tarafı 720 metreden 900 metreye çıkacağım.Böyle hafif hafif yol alırken rampanın sertleşmeye başladığı yerin başlangıcındaki bu çeşme kahve molası için ideal.Durdum,kahvemi ocağa sürdüm,kahvemi yudumlayıp, enerjime enerji kattım.
Kahve sonrası biraz daha tırmanıp 900 metreye çıktıktan sonra iniş başladı.İniş anının belli bir bölümünde ise Niksar ve Niksar Ovası manzarası hemen altımda belirdi,durup bu güzelliği seyretmek ve sürekli frende olan parmakları dinlendirmek iyi geldi.
10 kilometre kadar bir iniş sonrası Niksar ovasına indim.İstanbul-Erzurum yolunu geçip ovada Niksar istikametine 6 kilometre daha yol alıp Niksar girişine vardım.Artık Niksar’dayım ve biraz bahsedebilirim.
Niksar:Tokat ilinin bir ilçesi ve bu ilçenin merkezi olan bir yerleşim yeridir. 1891 yılından beri belediye teşkilatına sahiptir. Rakım: 350 m.Niksar Kalesi,Melikgazi Türbesi,Saat Kulesi,Ulu Camii, Yağıbasan Medresesi,Kelkit Çayı görülecek yerlerdir.
Niksar tabelasını geçtikten hemen sonra Kelkik Çayı üzerinde bulunan Hamidiye Köprüsü üzerinden geçip Niksar içine yol almaya başladım.
Kelkit Çayı: Yeşilırmak’ ın kollarından biridir ve uzunluğu 320 km’dir. Gümüşhane’nin Çimen Dağları’ ndan kaynaklanıp Yeşilırmak’ a katılıp Karadeniz’e dökülmektedir. Gümüşhane topraklarından doğan Kelkit Çayı Suşehri yakınlarında Sivas il sınırlarına girer. Kelkit Çayı’ nın Sivas il sınırlarındaki kesimi 50 km dir.
Tam Niksar merkeze gireceğim bir de ne göreyim dün Tokat çıkışında karşılaştığım ve Yazıbaşı’na kamp için davet ettiğim Danimarkalı bisikletçiler Malene ve Frederiksen benzin istasyonun kenarında gölgede ayak üstü moladalar.Dün yarım kalan sohbete çat pat biraz da google çeviri yardımıyla devam ettik.Dün akşam çeşme başında kamp yapmışlar,sabaha kadar uyutmamışlar (malum çeşme başı alemcileri).
Niksar’da keşke senin teklifini kabul etseydik ve senin kamp yerinde olsaydık sitemi ile bir süre daha muhabbet ve yol aldıktan sonra onları Ordu istikametine uğurlayıp ben Niksar içindeki işlerime baktım.
Niksar’a bu benim üçüncü gelişim,Niksar merkezde fazla oyalanmadan öğle için bir şeyler aldım ve Kelkit Vadisi derinliklerine doğru yola çıktım.
Şehitler Saat Kulesi ya da Niksar Saat Kulesi: Tokat ilinin Niksar ilçesinde bulunan saat kulesi. 2008 yılında yaptırılan kulede Milli Mücadele’de hayatını kaybeden Niksarlıların adları ve savaş enstantaneleri yer almaktadır.
Kurtuluş Savaşında Niksar:Kurtuluş savaşında Niksar işgale uğramamıştır.Gazi Mustafa Kemal Paşa Amasya’da iken, 20 Haziran 1919’da İzmir’in Yunanlılar tarafından işgal edilmesi üzerine Tokat’ta ilk miting Niksar’da yapılmıştır. Binlerce kişinin katıldığı miting sonunda Redd-i İlhak Cemiyeti Reisi Hacı Mahir Bey’in imzası ile İtilaf Devletleri temsilcilerine telgraf çekilerek işgal kınanmıştır.
Köy yolunda 7-8 kilometre kadar yol alıp Çengelli’ye vardım,Çengelli öğle molası vereceğim yer.Bu yoldan 3 defa geçmişliğim var,üçünde de burada mola verdim.Burası bana hitap eden bir yer,yemek,mola,duş için bence ideal.Bugün menüde benim çok sevdiğim tulum peynirli bulgur ve çoban salata var.Bulgur demlenirken bende 8 musluklu çeşmenin musluğunun birine hortumu taktım duşumu aldım serinledim.Kıyafetler ve peştemal rüzgarda kururken de yemeğimi yedim.Yemeğin üzerine de kahvemi içtim, eh bu kadar oyalanma yeter sanırım yola çıkabilirim artık.
Köy yolunda 8 kilometre daha yol aldıktan sonra Kelkit Çayı üzerinden geçerek İstanbul-Erzurum yoluna çıktım,bundan sonra Kelkit Vadisi içinde yol alacağım.
Kelkit Vadisinde Kelkit Çayının akış yönünün tersine hafif tırmanışlı yol almaktayım.Vadi içinde yol almanın bir başka özelliği de küçük indi çıktıların bol olması ama bunlar kesinlikle yorucu değil yeter ki rüzgarı karşıdan alma.Bugün iki gün boyunca kafadan aldığım şiddetli öğleden sonra rüzgarı olmasa bile bir nebze var buda süratimi etkilemekte beni yormakta.
İşte böyle anlarda vadi boyunca bir çok olan çeşmeler kurtarıcı, bu sefer wikiloc ta tüm çeşmeleri işaretledim,tam 6 adetmiş.35 kilometrelik bir vadi yolculuğunda hiç anımsanacak bir rakam değil,köy yolunda çeşmeleri saymadım ona göre, onları da dahil edersem sayı çoğalıyor.
Hafif rüzgara karşı,hafif tırmanış ile geçen Kelkit Vadisi yolculuğum saat 18:00 sıralarında Reşadiye tabelası önünde son buldu.Akşam üzeri yorgunluğum var, fazla yorulmadan Reşadiye tabelası görseli ile Reşadiye’den bahsedebilirim.
Reşadiye; Anadolu’ nun orta kesiminde Kızılırmak yayı içinde kalan Kapadokya arazisi içerisinde yer alan Tokat ilinin bir ilçesidir. Kelkit Irmağının kenarında, E- 80 (D100) karayolu üzerinde şirin bir ilçedir Reşadiye. Reşadiye’ nin coğrafi özellikler bakımından çam ormanlarıyla kaplı olması, güzel ve şirin bir yer olması, kışın sert geçen iklim koşullarından fazla etkilenmemesi, köylerin konumuna göre merkezi bir yerde olması, sağlığa yararlı kaplıcalarının bulunması, Kelkit vadisi üzerindeki Şark Yolunun buradan geçmesi ilçe merkezi olarak seçilmesini etkileyen nedenlerdir. Kaynak:Reşadiye Belediyesi.
Kurtuluş Savalında Reşadiye:1912 yılında Reşadiye’ye bağlı 75 köyde 9511 erkek,8354 kadın olmak üzere 17865 kişi yaşamaktaydı. 1927-1928 yıllarında Reşadiye’de 12466 erkek,14906 kadın olmak üzere 27372 nüfus yaşamaktaydı. Cumhuriyet’le beraber erkek nüfusunda büyük bir düşüş açıkça gözükmektedir. Bu durum büyüklerimizin Kurtuluş Savaşı’ nda ülkemiz için cepheye gittiğini ve Çanakkale’de kahramanca şehit olduklarını açıkça ortaya koymaktadır. Milli Savunma Bakanlığı’ nın yayınladığı Şehitlerimiz isimli yayınında Reşadiye’ye ait 105 şehidin ismi geçmektedir.( Kaynak: Yaşar CELEP Başbakanlık Devlet Arşivleri Uzmanı)
Reşadiye girişinde Kelkit Çayı üzerinden ilçeye giriş yaptım.Kamp yapacağım alan hemen hemen belli,önce alışverişi tamamladım, soğuk bir şeylerde aldım.Kamp yapmayı planladığım alana girmeden önce cami çeşmesinde güzelce de temizlendim, şimdi kamp yerime geçebilirim.
Reşadiye Kampı.
Vadi içi olan yerler ile vadi içi yerleşim yerlerinde kamp yapma olayları her zaman sıkıntılıdır ama 2019 yılında Ferdi Kızıl ile yaptığımız Ata Yolu-Kurtuluş Yolu projemizden tecrübe ile Reşadiye’de o sorunu yaşamadım.Kamp yerim yine aynı yer,önce güneş almayan kameriye de oyalandım, akşam yemeğimi yedim.El ayak çekilmeye,çadırı kuracağım bölgem sakinleşmeye başladığında da akşam 20:00 gibi çadırımı kurdum ve kameriye ye yerleştim.Bu gece buradayım,çadırı kurduğum yer 2019 da kurduğum yer,alışkanlıklardan vazgeçmem kardeşim.Bugün Yazıbaşı,Niksar,Kelkit Vadisi boyunca yol aldım ve Reşadiye’de geceliyorum.Yarın Koyulhisar,Suşehri planlamam dahilinde….
Reşadiye’den aktaracaklarım bu kadar bundan sonrası benim özelim,iyi takipler,beni izlemeye,okumaya devam edin.
Discussion about this post